Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
mezar

İlgili Kelimeler:

mezar kaçkını, mezar soyguncusu, mezar taşı, anıt mezar

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ölünün gömülü olduğu yer, gömüt, kabir, sin(I), makber, metfen

Örnek:

1. Yurdumuzun on dört yerinde Yunus'a ait olduğu söylenen türbe ve mezarlar vardır.

1. Yurdumuzun on dört yerinde Yunus'a ait olduğu söylenen türbe ve mezarlar vardır.


Lisan : Arapça mezār

mezar kaçkını
Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Çok zayıflamış kimse


mezar soygunculuğu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezar soyguncusunun yaptığı iş, kefen soyuculuk, nebbaşlık


mezar soyguncusu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ölüyle birlikte gömülen değerli eşyaları çalan kimse, ölü soyucu, kefen soyucu, nebbaş


mezar taşı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gömülen kişiye ait kimlik bilgileri, dua vb. yazıları kazınmış olarak üzerinde bulunduran ve mezarın baş ucuna dikilen taş, hece taşı

Örnek:

1. Aklımız ahiret ve ölüm fikrine mermerden mezar taşlarıyla alışırdı.

1. Aklımız ahiret ve ölüm fikrine mermerden mezar taşlarıyla alışırdı.


mezar taşı ile övünülmez
Anlamı:

1. `kişi geçmişteki atalarıyla değil ancak kendi değeri ile övünmelidir` anlamında kullanılan bir söz


mezarcı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezar kazan kimse

2. Mezarın bakımını yapan kimse


mezarcılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezar kazma işi

2. Mezar bakımını yapma işi


mezardan çıkarmak
Anlamı:

1. bir kimseyi ölümden kurtarmak


mezarını kazmak
Anlamı:

1. birinin kötülüğünü istemek, kötü duruma düşürmek için uğraşmak


mezaristan
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezarlık

Örnek:

1. Karşımız Karacaahmet... İstanbul'un ilk ve en büyük İslam mezaristanıdır.

1. Karşımız Karacaahmet... İstanbul'un ilk ve en büyük İslam mezaristanıdır.


Lisan : Arapça mezār + Farsça -istān

mezarlık

İlgili Kelimeler:

araba mezarlığı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezarların bulunduğu yer, kabristan, gömütlük, sinle, sinlik, tahtalıköy, mezaristan, bamyatarlası

Örnek:

1. Hava kararmaya başladığında, mezarlıkta sadece bir kişiye rastladı.

1. Hava kararmaya başladığında, mezarlıkta sadece bir kişiye rastladı.


mezat

İlgili Kelimeler:

mezat malı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Açık artırma ile satış

2. Açık artırma ile satış yapılan yer

Örnek:

1. Bu masayı mezattan aldım.

1. Bu masayı mezattan aldım.


Lisan : Arapça mezād

mezat malı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bayağı ve ucuz mal


mezatçı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Arttırma ile satışı yönlendiren kimse

Örnek:

1. Mezatçı bağırıyordu: Elli bir lira, yok mu arttıran?

1. Mezatçı bağırıyordu: Elli bir lira, yok mu arttıran?

2. Sürekli olarak mezadı takip eden kimse


mezatçılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezatçının yaptığı iş


mezbaha
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kesimevi


Lisan : Arapça meẕbaḥa

mezbele
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çöplük

Örnek:

1. Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar.

1. Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Aşağılık ve kötü durum


Lisan : Arapça mezbele

mezbelelik
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Çöplük


mezcetme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezcetmek işi


mezcetmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -le , -le , eskimiş , eskimiş , -e , -e , -i , -i , -le , -le , eskimiş , eskimiş , Birbirine katmak, katıştırmak


Lisan : Arapça mezc + Türkçe etmek

Telaffuz : me'zcetmek

meze
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İçki içilirken yenilen yiyecek

Örnek:

1. Salatayı, peyniri yenilediler. Bu kadar mezenin yenilip bu kadar içkinin içilmesi gene de bir saat sürmedi.

1. Salatayı, peyniri yenilediler. Bu kadar mezenin yenilip bu kadar içkinin içilmesi gene de bir saat sürmedi.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Eğlence, alay


Lisan : Farsça meze

Telaffuz : me'ze

mezeci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Meze satan kimse


mezecilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Meze yapıp satma işi


mezelenme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mezelenmek işi