Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
arka kapıdan çıkmak
Anlamı:

1. okuldan başarısızlık nedeniyle ayrılmak


arka müziği
Anlamı:

1. isim , isim , tiyatro , tiyatro , isim , isim , tiyatro , tiyatro , Bir oyunda hareket ve sözlerin yanı sıra etkiyi artırmak için hafifçe çalınan müzik


arka olmak
Anlamı:

1. maddi veya manevi yönden destek olmak


arka plan
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin gerisindeki görünüm, geri plan

2. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Önemsiz, değersiz


arka plana itilmek
Anlamı:

1. gözden düşmek

2. önemini yitirmek, değersizleşmek


arka plana kaymak
Anlamı:

1. arka planda kalmak

Örnek:

1. Bu üslubu ve bakış açısı yüzünden arka plana kaymış.

1. Bu üslubu ve bakış açısı yüzünden arka plana kaymış.


arka planda
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Geride

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Önemsiz


arka sokak
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ana yola açılan ikinci derecedeki sokak


arka teker
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Araçların arka düzeninde yer alan tekerlek


arka vermek
Anlamı:

1. desteklemek

Örnek:

1. Sen ona arka vermesen o bize böyle sırtarmazdı.

1. Sen ona arka vermesen o bize böyle sırtarmazdı.

2. dayamak


arka yüz
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin arkada kalan yüzü


arkabahçe
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir bölgeyi çevreleyen ve onunla ekonomik ve toplumsal etkileşim içinde bulunan bölge, hinterlant

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Etkileme alanı, hinterlant


Telaffuz : arka'bahçe

arkaç
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Ağıl

2. Dağ sırtlarında davarların yatırıldığı düz, rüzgâr almayan kuytu yer


arkada bırakmak
Anlamı:

1. birinden daha ileri gitmek


Ön Takı : (birini)

arkada bırakmak
Anlamı:

1. bir şeyden epey uzaklaşmış bulunmak

2. zaman veya düşünce bakımından geçmişte bırakmak

Örnek:

1. Uyandığımız zaman üçte birini arkada bırakmışızdır başlayan günün.

1. Uyandığımız zaman üçte birini arkada bırakmışızdır başlayan günün.


Ön Takı : (bir şeyi)

arkada kalanlar (veya arkadakiler)
Anlamı:

1. bir kimsenin, öldüğünde veya bir yere gittiğinde geride bıraktığı yakınları


arkada kalmak
Anlamı:

1. geriden gelmek, geride kalmak

2. değerce ileride olanların arkasında kalmak, ileri gidememek


arkadan arkaya
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Gizli gizli, el altından, gizlice, belli etmeden


arkadan söylemek
Anlamı:

1. kendisi bulunmadığı bir yerde bir kimseyi çekiştirmek, dedikodusunu yapmak


arkadan vurmak
Anlamı:

1. bir kimse kendisine güvenen ve inanan birine gizlice kötülük etmek


arkadaş

İlgili Kelimeler:

arkadaş canlısı, can arkadaşı, dava arkadaşı, hayat arkadaşı, kadeh arkadaşı, mahalle arkadaşı, silah arkadaşı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kimselerden her biri, bacanak, eş, yâren, yoldaş

2. Bir ortamda birlikte bulunanlardan her biri, hempa, refik

Örnek:

1. Nedret'in arkadaşları bizi nezaketen davet ettiler.

1. Nedret'in arkadaşları bizi nezaketen davet ettiler.


arkadaş canlısı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Arkadaşlığa değer veren, arkadaşlarına çok düşkün (kimse), dost canlısı


arkadaş değil, arka taşı
Anlamı:

1. `sözüm ona arkadaş ama çok zarar veriyor` anlamında kullanılan bir söz


arkadaş olmak
Anlamı:

1. bir kimseyle yakın ilişki kurmak

Örnek:

1. Bir keçi kokusu sarmış ağıllarda çobanlarla arkadaş oldum.

1. Bir keçi kokusu sarmış ağıllarda çobanlarla arkadaş oldum.


arkadaşça
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Arkadaş olarak

2. İçtenlikle, dostça


Telaffuz : arkada'şça