kaskosuz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kaskosu bulunmayan

kaşla göz arasında

Anlamı:

1. kimsenin sezmesine imkân vermeyecek kadar kısa bir zaman içinde, çok çabuk

Örnek:

1. Kuzum, kaşla göz arasında ne zaman geldin ve ne zaman kaybettin paranı?

1. Kuzum, kaşla göz arasında ne zaman geldin ve ne zaman kaybettin paranı?

kaşlama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kaşlamak işi

kaşlamak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Yüzüğün taşını kaşa oturtmak

kaslan

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Erkek aslanla dişi kaplanın çiftleşmesinden doğan hayvan

kaşlarını çatmak

Anlamı:

1. kızmak, öfkelenmek

Örnek:

1. Dönüp ardına baktı, bakmasıyla kaşlarını çatması bir oldu, yüzü kararıverdi.

1. Dönüp ardına baktı, bakmasıyla kaşlarını çatması bir oldu, yüzü kararıverdi.

kaslaşma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kaslaşmak durumu

kaslaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kas durumuna gelmek

kaslı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kasları sıkı, gelişmiş, adaleli

kaşlı

İlgili Kelimeler:

kaşlı gözlü, çatık kaşlı, dört kaşlı, kalem kaşlı, samur kaşlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Herhangi bir nitelikte kaşı olan

Örnek:

1. Çatık kaşlı adam. İnce kaşlı kadın. Kaşlı yüzük.

1. Çatık kaşlı adam. İnce kaşlı kadın. Kaşlı yüzük.

kaşlı gözlü

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Yüzü güzel olan

kaslılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kaslı olma durumu

kasma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kasmak işi

kasmak fiil

İlgili Kelimeler:

kasım kasım

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Kasları gergin duruma getirmek

2. Kısaltmak

3. Daraltmak

4. Bölmek, ayırmak

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Baskısı altında tutmak

kaşmer

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Soytarı

kaşmerlik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Soytarılık

kaşmerlik etmek

Anlamı:

1. soytarılık etmek

Örnek:

1. Karşılarına geçip cır cır etmeseler de şu oğlan, şu yedi kat yabancı oğlan gibi kaşmerlik etseler olmaz mıydı?

1. Karşılarına geçip cır cır etmeseler de şu oğlan, şu yedi kat yabancı oğlan gibi kaşmerlik etseler olmaz mıydı?

kaşmir

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnce, sık bir tür yün

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu yünden yapılmış

Örnek:

1. Kaşmir kazak.

1. Kaşmir kazak.

Lisan : Fransızca cachemire

kasnak

İlgili Kelimeler:

paça kasnak

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Enli çember

2. Kalbur, tel vb. şeylerin tahta çemberi

3. Nakış işlemek için gergef gibi kullanılan, kumaşı germeye yarayan, tahtadan çember

4. mimarlık , mimarlık , mimarlık , mimarlık , Bir sütunun gövdesini oluşturan silindir biçimindeki taşların her biri

5. mimarlık , mimarlık , mimarlık , mimarlık , Kıyıları oluk biçiminde pervazlı, metal ve tahtadan yapılmış çember

6. spor , spor , spor , spor , Pehlivanların giydikleri kispetin bele gelen bölümü

7. teknik , teknik , teknik , teknik , Makinelerde, bir milden başka mile hareket geçiren kayışların takıldığı demir çember

kasnak işlemek

Anlamı:

1. kasnakta nakış işlemek

Örnek:

1. Eski mahalledeki bir kız gibi kasnak işlesin.

1. Eski mahalledeki bir kız gibi kasnak işlesin.

kasnakçı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kasnak, elek, ölçek vb. tahta işleri yapan kimse

kasnakçılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kasnakçının yaptığı iş

kasnaklama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kasnaklamak işi

kasnaklamak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Kasnak içine almak, çemberlemek

2. Kollarını dolayarak kavramak

3. mimarlık , mimarlık , mimarlık , mimarlık , Yapılarda, betonun şişmesini önlemek ve direncini artırmak için sıkıştırılmış betonun çevresini metalden bir kasnak içine almak

kasnı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çadıruşağı, şeytantersi ağacı vb. bitkilerden elde edilen bir zamk