Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
itidal sahibi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ölçülü, ılımlı (kimse)

2. Soğukkanlı


itidalini kaybetmek
Anlamı:

1. aşırılığa kapılmak, soğukkanlılığını yitirmek


itidalini muhafaza etmek
Anlamı:

1. kendini aşırılığa kaptırmamak, kendini tutmak

Örnek:

1. Fakat itidalinizi muhafaza etmek şartıyla haber verebilirim.

1. Fakat itidalinizi muhafaza etmek şartıyla haber verebilirim.


itidalli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ilımlı


itikâf
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir kenara çekilme, ortalıkta görünmeme

2. din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , Ramazan ayının son on gününde Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak üzere dünya işlerinden ilgiyi kesip camiye kapanarak ibadet etme


Lisan : Arapça iʿtikāf

Telaffuz : i:tikâ:fı

itikâl
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , jeoloji , jeoloji , isim , isim , eskimiş , eskimiş , jeoloji , jeoloji , Erozyon


Lisan : Arapça iʿtikāl

Telaffuz : i:tikâ:li

itikat

İlgili Kelimeler:

batıl itikat

Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , İnanma, inan

2. İnanç

Örnek:

1. Şüphe, fena bir kurt gibi ruhunu kemirmeye, masum itikadını yavaş yavaş yıkmaya başlamıştı.

1. Şüphe, fena bir kurt gibi ruhunu kemirmeye, masum itikadını yavaş yavaş yıkmaya başlamıştı.


Lisan : Arapça iʿtiḳād

Telaffuz : i:tika:dı

itikatlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İtikadı olan, inançlı, imanlı


itikatlılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtikatlı olma durumu


itikatsız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İnançsız

Örnek:

1. Sevim, görünüşte benden daha itikatsızdır.

1. Sevim, görünüşte benden daha itikatsızdır.


itikatsızlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnançsızlık


itila
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yücelme

Örnek:

1. Beşer denen kuş doymaz itilalara.

1. Beşer denen kuş doymaz itilalara.

2. Yükselme


Lisan : Arapça iʿtilāʾ

Telaffuz : i:tila:, l ince okunur

itila etmek
Anlamı:

1. yücelmek

2. yükselmek


itilaf
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Anlaşma, uyuşma, uzlaşma


Lisan : Arapça iʾtilāf

Telaffuz : i:tila:fı, l ince okunur

itilaf etmek
Anlamı:

1. anlaşmak, uyuşmak, uzlaşmak


itilafçı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Anlaşma, uyuşma yanlısı olan kimse

2. Meşrutiyet döneminde Hürriyet ve İtilaf Cemiyeti üyesi veya yanlısı olan kimse

Örnek:

1. Eski hocaların itilafçılarla birleşmek üzere olduğunu söyleyerek adamcağızı telaşa düşürmüşler.

1. Eski hocaların itilafçılarla birleşmek üzere olduğunu söyleyerek adamcağızı telaşa düşürmüşler.


itilafçılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtilafçı olma durumu


itiliş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtilme işi


itilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtilmek işi

2. ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , İğrenç, ayıp veya elde edilemez görünen düşüncelerin kişide bilinçaltına sürülmesi


itilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , İtme işi yapılmak

Örnek:

1. Aniden hızla itildi kapı, şöyle bir sarsıldı çıngırak.

1. Aniden hızla itildi kapı, şöyle bir sarsıldı çıngırak.


itimat

İlgili Kelimeler:

itimat mektubu, itimatname

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güven, güvenç, emniyet

Örnek:

1. Kendisine olan itimat ve sevgimiz berkemaldir.

1. Kendisine olan itimat ve sevgimiz berkemaldir.


Lisan : Arapça iʿtimād

Telaffuz : i:tima:dı

itimat etmek (veya beslemek)
Anlamı:

1. güvenmek

Örnek:

1. İtimat edilir, kanundan, hukuktan anlar birisine umumi bir vekâlet vereceğim.

1. İtimat edilir, kanundan, hukuktan anlar birisine umumi bir vekâlet vereceğim.


itimat mektubu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güven mektubu, itimatname


itimat telkin etmek
Anlamı:

1. güven vermek


itimatlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güvenilir