Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
itirazcılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtirazcı olma durumu


itirazlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İtiraz edilmiş olan


itirazsız
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İtiraz etmeden, karşı çıkmadan

Örnek:

1. Beraber dolaşıp oynamamıza uzaktan mütebessim bir yüz takınarak itirazsız seyirci kalıyor.

1. Beraber dolaşıp oynamamıza uzaktan mütebessim bir yüz takınarak itirazsız seyirci kalıyor.

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İtiraz edilmemiş olan


itirazsızca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İtirazsız bir biçimde


Telaffuz : itirazsı'zca

itirazsızlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtirazsız olma durumu


ıtırlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güzel kokulu, muattar, ıtri


itiş

İlgili Kelimeler:

itiş kakış

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtme işi


itiş kakış
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İterek

Örnek:

1. Bazen bir saatten fazla istasyonda beklemesi gerekir, ondan sonra itiş kakış zor biner trene.

1. Bazen bir saatten fazla istasyonda beklemesi gerekir, ondan sonra itiş kakış zor biner trene.


itişe kakışa
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Sürekli itişip kakışarak

Örnek:

1. Çocuklar gene itişe kakışa arabaya daldılar.

1. Çocuklar gene itişe kakışa arabaya daldılar.


itişip kakışmak
Anlamı:

1. birbirini itmek

Örnek:

1. Gecikme korkusuyla herkes itişip kakışmakta ise kimsenin aklına gelmez konuşmak.

1. Gecikme korkusuyla herkes itişip kakışmakta ise kimsenin aklına gelmez konuşmak.


itişme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtişmek işi

Örnek:

1. Bir müddet çocuklarının itişmesine baktılar ve onları alkışladılar.

1. Bir müddet çocuklarının itişmesine baktılar ve onları alkışladılar.


itişmek fiil

İlgili Kelimeler:

itişe kakışa

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , Birbirini itmek

2. Birbirini iterek şakalaşmak

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çekişmek

Örnek:

1. Bana yardımcı olmaya çalışan bu adamla itişmekten vazgeçiyorum.

1. Bana yardımcı olmaya çalışan bu adamla itişmekten vazgeçiyorum.


itiştirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtiştirmek işi


itiştirmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , İtişmelerine yol açmak

2. Kımıldatarak itmek


itiverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İtivermek işi


itivermek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Ansızın itmek


Telaffuz : iti'vermek

itiyat
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Alışkanlık

Örnek:

1. Kâğıtlarını kendi eliyle aharlayıp terbiye etmek itiyadında idi.

1. Kâğıtlarını kendi eliyle aharlayıp terbiye etmek itiyadında idi.


Lisan : Arapça iʿtiyād

Telaffuz : i:tiya:dı

itiyat etmek
Anlamı:

1. alışkanlık etmek


itizar
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Özür dileme


Lisan : Arapça iʿtiẕār

Telaffuz : i:tiza:rı

itizar etmek
Anlamı:

1. özür dilemek


itki
Anlamı:

1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Tepi

Örnek:

1. Bilinç dışı özgürlüğünün itkisiyle en sonunda âşık olmuştur.

1. Bilinç dışı özgürlüğünün itkisiyle en sonunda âşık olmuştur.


itkuyruğu
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Kenarları düz şerit gibi yapraklı ve saplarının ucu koçanı andıran, başak çiçekli, otsu bir bitki (Phleum)


Telaffuz : i'tkuyruğu

itlaf
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Öldürme, yok etme, telef etme

Örnek:

1. Bu, beni kalbimin en derininden yaralayan bir itlaf hançeri oldu.

1. Bu, beni kalbimin en derininden yaralayan bir itlaf hançeri oldu.


Lisan : Arapça itlāf

Telaffuz : itla:fı, l ince okunur

itlaf etmek
Anlamı:

1. öldürmek, yok etmek, telef etmek


ıtlak
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Salıverme, koyuverme

2. Genelleme


Lisan : Arapça iṭlāḳ

Telaffuz : ıtla:kı