92406 kayıt bulundu.
hileişeriye
1. isim , isim , isim , isim , Birini aldatmak, yanıltmak için yapılan düzen, dolap, oyun, ayak oyunu, alavere dalavere, desise, entrika
2. Çıkar sağlamak için bir şeye değersiz bir şey katma
1. Bu sütte hile var.
1. Bu sütte hile var.
Lisan : Arapça ḥīle
Telaffuz : hi:le
1. `işlerine hile karıştırıp başkalarını aldatan kişi son nefesini azap içinde verir` anlamında kullanılan bir söz
1. aldatmak
1. Yarışmaların eski tadı kalmadı Sabri Bey, binbir türlü hile yapıyorlar.
1. Yarışmaların eski tadı kalmadı Sabri Bey, binbir türlü hile yapıyorlar.
2. çıkar sağlamak amacıyla bir şeyin saflığını bozmak, değersiz bir şey karıştırmak
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Hileci
Lisan : Arapça ḥīle + Farsça -bāz
Telaffuz : hi:lebaz
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hile yapan, hile karıştıran, hilebaz, hilekâr, dolmacı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çözümü güç bir hukuki sorunu hukuk kurallarını zedelemeden çözümleme
Lisan : Arapça ḥīle + şerʿiyye
Telaffuz : hi:le'işeriye
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hileci
1. Münafık, hilekâr, mürai bir adam olarak şöhret almışsınız.
1. Münafık, hilekâr, mürai bir adam olarak şöhret almışsınız.
Lisan : Arapça ḥīle + Farsça -kâr
Telaffuz : hi:lekâr
1. isim , isim , isim , isim , Hilecilik, dolandırıcılık
1. Bir zamanlar belediye okka ile alışverişi usul koymuş ki kile hilekârlığının önüne geçilsin!
1. Bir zamanlar belediye okka ile alışverişi usul koymuş ki kile hilekârlığının önüne geçilsin!
hileli iflas, hileli yönlendirme
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hilesi olan, içine hile karışmış, hile ile yapılmış
1. Verdiği sözü tutar, itibarı yerinde / Ne kibar tavrı vardır hileli işlerinde!
1. Verdiği sözü tutar, itibarı yerinde / Ne kibar tavrı vardır hileli işlerinde!
1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Alacaklıları zarara sokmak amacıyla hileli işlemler yaparak gerçekleştirilen iflas yolu, dolanlı iflas
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Hile yapmayan, düzen bilmeyen (kimse)
2. Hilesi olmayan, içine hile karışmamış
hilkat garibesi
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Yaradılış, fıtrat
1. O günden beri yoktur hilkatimde karanlık / Güneş gibi girmişim hakikatin koynuna.
1. O günden beri yoktur hilkatimde karanlık / Güneş gibi girmişim hakikatin koynuna.
Lisan : Arapça ḫilḳat
1. isim , isim , isim , isim , Bedeninde doğuştan normal olmayan gariplikler bulunan kimse
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Acayip, garip, tuhaf şey
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Yaradılıştan
Lisan : Arapça ḫilḳaten
Telaffuz : hi'lkaten
1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Canlı özdekçi
Lisan : Fransızca hylozoïste
1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Canlı özdekçilik
Lisan : Fransızca hylozoïsme
Telaffuz : l ince okunur
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Top biçimindeki çiçekleri kuruduktan sonra sapları kürdan olarak kullanılan yabani bir bitki
1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Davar ve sığırların boyunlarına takılan ip veya kayış
1. isim , isim , isim , isim , Şanlıurfa iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : hi'lvan
1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Hz. Muhammed'in dış görünüşünü ve niteliklerini anlatan manzum ve mensur eser
Lisan : Arapça ḥilye