Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
hıfzetme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hıfzetmek işi


hıfzetmek
Anlamı:

1. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Saklamak

2. Aklında tutmak, bellemek, ezberlemek


Lisan : Arapça ḥifẓ + Türkçe etmek

Telaffuz : hı'fzetmek

hıfzıssıhha
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Sağlıklı yaşamak için alınması gerekli önlemlerin bütünü

2. Sağlık bilgisi, hijyen


Lisan : Arapça ḥifẓ + ṣiḥḥa

Telaffuz : hı'fzıssıhha

high-tech
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , 343 yüksek teknoloji


Lisan : İngilizce high-tech

higrofil
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , bitki bilimi , bitki bilimi , sıfat , sıfat , bitki bilimi , bitki bilimi , Nemcil


Lisan : Fransızca hygrophile

higrometre
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nemölçer


Lisan : Fransızca hygromètre

Telaffuz : higrome'tre

higrometrik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Nem ile ilgili, neme ilişkin


Lisan : Fransızca hygrométrique

higroskop
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Nemçeker


Lisan : Fransızca hygroscope

higroskopik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Nemçeker


Lisan : Fransızca hygroscopique

higrostat
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Nemdenetir


Lisan : Fransızca hygrostat

higrotropizm
Anlamı:

1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Neme yönelim


Lisan : Fransızca hygrotropisme

hijyen
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sağlık bilgisi

2. Sağlık koruma, hıfzıssıhha

3. Sağlığa zarar verecek ortamlardan korunmak için yapılacak uygulamalar ve alınan temizlik önlemlerinin tümü


Lisan : Fransızca hygiène

hijyenik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sağlıklı

2. Temiz

3. Sağlık kurallarına uygun


Lisan : Fransızca hygiénique

hijyeniklik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hijyenik olma durumu


hık

İlgili Kelimeler:

hık mık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hıçkırırken boğazdan çıkan ses


hık demiş (anasının veya babasının) burnundan düşmüş
Anlamı:

1. `her durumuyla birine çok benziyor` anlamında kullanılan bir söz


hık mık
Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Bahane ileri sürme

2. Belli belirsiz cevap verme


hık mık etmek
Anlamı:

1. bir işten kaçınmak için bahaneler ileri sürmeye çalışmak

2. sorulan bir soruya açık bir anlamı olmayan, belirsiz cevaplar vermek


hık tutmak
Anlamı:

1. hıçkırık tutmak


hikâye

İlgili Kelimeler:

hikâye birleşik zamanı, uzun hikâye, hayat hikâyesi, yılan hikâyesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir olayın sözlü veya yazılı olarak anlatılması

Örnek:

1. Salonunda toplanmıştık geçen gece beş on kişi / Vardı onun kendine has bir hikâye söyleyişi

1. Salonunda toplanmıştık geçen gece beş on kişi / Vardı onun kendine has bir hikâye söyleyişi

2. argo , argo , argo , argo , Aslı olmayan söz, olay

Örnek:

1. Anlattıkları hep hikâye idi.

1. Anlattıkları hep hikâye idi.

3. edebiyat , edebiyat , edebiyat , edebiyat , Gerçek veya tasarlanmış olayları anlatan düzyazı türü, öykü

4. tıp , tıp , tıp , tıp , Hastanın rahatsızlığı ile ilgili geçmişi

5. tıp , tıp , tıp , tıp , Hastalığın teşhis ve tedavisiyle ilgili her türlü bilgi, epikriz


Lisan : Arapça ḥikāye

Telaffuz : hikâ:ye

hikâye birleşik zamanı
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Yalın zamanlı bir fiilin geçmişte yapıldığını anlatan, idi > -di ekiyle kurulan kip

Örnek:

1. (geldi + idi) > geldiydi, (gelse + idi) > gelseydi.

1. (geldi + idi) > geldiydi, (gelse + idi) > gelseydi.


hikâye etmek
Anlamı:

1. ayrıntılarıyla anlatmak, söylemek

Örnek:

1. Eve geldim, olup biteni hikâye ettim.

1. Eve geldim, olup biteni hikâye ettim.


hikâyeci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hikâye yazan, öykücü

Örnek:

1. İstanbul'da ne kadar şair, hikâyeci varsa hepsinin arkasına düşüyor, hepsiyle tanışıyordu.

1. İstanbul'da ne kadar şair, hikâyeci varsa hepsinin arkasına düşüyor, hepsiyle tanışıyordu.


hikâyecik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kısa veya özlü anlatımı olan hikâye, fıkra, anekdot

Örnek:

1. Bu iki hikâyecik üzerinde zerre kadar edebî münakaşalara girişmemişlerdi.

1. Bu iki hikâyecik üzerinde zerre kadar edebî münakaşalara girişmemişlerdi.


hikâyecilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hikâyecinin yaptığı iş, öykücülük