gurbetzede

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gurbete düşmüş kimse

Lisan : Arapça ġurbet + Farsça -zede

gürbüz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sağlam, güçlü ve iyi gelişmiş

Örnek:

1. Otuz kadar çocuğun hepsi gürbüz ve mutludur.

1. Otuz kadar çocuğun hepsi gürbüz ve mutludur.

gürbüzleşme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gürbüzleşmek işi

gürbüzleşmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Gelişmek, gürbüz duruma gelmek

gürbüzlük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gürbüz olma durumu

Gürcü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gürcistan halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

Özel: Evet

Lisan : Farsça gurcī

Gürcüce

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gürcülerin kullandığı dil

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu dille yazılmış olan

Özel: Evet

güre

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Çiftleşmek isteyen kısrak veya dişi eşek

2. Bir yaşından üç yaşına kadar olan tay

3. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Kuvvetli, dinç

4. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Çekingen, korkak, ürkek

gürecilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Devimselcilik

güreş

İlgili Kelimeler:

güreş mayosu, güreş minderi, serbest güreş, yağlı güreş, aba güreşi, bilek güreşi, boğa güreşi, Hint güreşi

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Belli kurallar içinde, güç kullanarak iki kişinin türlü oyunlarla birbirinin sırtını yere getirmeye çalışması

güreş etmek (veya tutmak)

Anlamı:

1. güreşmek

Örnek:

1. Daha bir hafta evvel koruda güreş ederek onu yere yıkmıştı.

1. Daha bir hafta evvel koruda güreş ederek onu yere yıkmıştı.

güreş mayosu

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Güreşirken, güreşçilerin giydiği özel mayo

güreş minderi

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Kapalı spor salonlarında güreşçilerin üzerinde güreştikleri, üstü yekpare kaplı olan kauçuk minder

güreşçi

İlgili Kelimeler:

güreşçi köprüsü, boğa güreşçisi, yağlı güreşçi

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Güreş yapan, güreşen kimse, pehlivan

güreşçi köprüsü

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Köprü

güreşçilik

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Güreşçinin yaptığı iş, pehlivanlık

güreşebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güreşebilmek işi

güreşebilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , Güreşme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Güreşmeye gücü yetmek

3. Güreşme becerisi bulunmak

güreşilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güreşilmek işi

güreşilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Güreş yapılmak

güreşme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güreşmek işi

güreşmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , spor , spor , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , spor , spor , İki kişi türlü oyunlarla birbirinin sırtını yere getirmeye çalışmak

Örnek:

1. Artık çayırlıklarda soyunup yağlanıp güreşemiyorlardı.

1. Artık çayırlıklarda soyunup yağlanıp güreşemiyorlardı.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Mücadele etmek

güreştirilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güreştirilmek işi

güreştirilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Güreştirme işi yapılmak

güreştirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güreştirmek işi