Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
giriftzen
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , müzik , müzik , isim , isim , eskimiş , eskimiş , müzik , müzik , Girift çalan kimse


Lisan : Farsça giriftzen

giriftzenlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Giriftzenin yaptığı iş


gırıl gırıl
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Sert ve gürültülü ses çıkararak


girilebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Girilebilmek işi


girilebilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Girilme ihtimali veya imkânı bulunmak


giriliş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Girilme işi


girilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Girilmek işi


girilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Girme işi yapılmak


girim
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Girme işi


girimlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir yere girmek hakkını gösteren kâğıt, giriş kartı, duhuliye kartı


girinti
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Düz bir yüzeyde bulunan içeri girmiş bölüm

Örnek:

1. İki toprak duvarın birleştiği bir girintide diz üstü büzülmüş görünüyor.

1. İki toprak duvarın birleştiği bir girintide diz üstü büzülmüş görünüyor.


girintili

İlgili Kelimeler:

girintili çıkıntılı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Girintisi olan


girintili çıkıntılı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Düz veya düzgün olmayıp girinti ve çıkıntıları olan


girintisiz

İlgili Kelimeler:

girintisiz çıkıntısız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Girintisi olmayan


girintisiz çıkıntısız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Girintisi çıkıntısı olmayan, düzgün, dümdüz


girip çıkmak
Anlamı:

1. bir yere kısa süre kalmak üzere uğramak

2. bir yere sık sık gelmek

Örnek:

1. Onun yanımızdaki eve girip çıktığını görürdük.

1. Onun yanımızdaki eve girip çıktığını görürdük.


giriş

İlgili Kelimeler:

giriş işlemi, giriş kapısı, giriş kartı, giriş katı, giriş ücreti

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Girme işi

Örnek:

1. Hattın hizmete girişinden az sonra savaş başladı.

1. Hattın hizmete girişinden az sonra savaş başladı.

2. Bir yapıda içeri geçilen yer, methal, antre

Örnek:

1. Evin girişi pek dar.

1. Evin girişi pek dar.

3. edebiyat , edebiyat , edebiyat , edebiyat , Bir eserin konusunu tanıtarak kolay kavranmasını sağlayan, ön sözden sonra yer alan bölüm, methal

4. Bir anlatımda gelişme bölümüne hazırlık yapmayı sağlayan bölüm

5. Bir bilime hazırlık amacıyla yazılan eser

Örnek:

1. Dil bilimine giriş.

1. Dil bilimine giriş.

6. müzik , müzik , müzik , müzik , Bir müzik parçasında baştaki bölüm, methal


giriş işlemi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otelde kalınacak odanın, uçakta oturulacak yerin belirlenmesi


giriş kapısı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yapılarda içeri girmek için kullanılan kapı

Örnek:

1. O anda giriş kapısında bulunan adamların okkalı küfürleri, şiddetli şaplaklarla ansızın kesiliyor ve acı feryatlarına karışıyordu.

1. O anda giriş kapısında bulunan adamların okkalı küfürleri, şiddetli şaplaklarla ansızın kesiliyor ve acı feryatlarına karışıyordu.


giriş kartı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir kuruluşa, bir toplantıya veya bir spor karşılaşmasına serbestçe girebilme olanağı sağlayan belge


giriş katı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Toprak düzeyinde olan kat, yer katı, zemin katı


giriş ücreti
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tiyatro, sinema, stadyum vb. yerlere girmek için ödenen ücret, girmelik, duhuliye

Örnek:

1. Parklarını bir giriş ücreti karşılığı halka açmakla bakım masraflarını çıkarmaya uğraşmaktadırlar.

1. Parklarını bir giriş ücreti karşılığı halka açmakla bakım masraflarını çıkarmaya uğraşmaktadırlar.


girişebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Girişebilmek işi


girişebilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Girişme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Girişmeye gücü yetmek


girişik

İlgili Kelimeler:

girişik bezeme, girişik cümle, girişik tamlama, girişik tümce

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Girift