92406 kayıt bulundu.
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Her akşam
1. Akşamları ikişer üçer kadeh içer, karşılıklı iç dökerdik.
1. Akşamları ikişer üçer kadeh içer, karşılıklı iç dökerdik.
1. isim , isim , isim , isim , Akşam
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Akşam saatlerinde, akşam olduğunda, akşam saati, akşam vakti
Telaffuz : akşa'mleyin
akşamlık sabahlık
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Akşama özgü olan
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İki çeneklilerden, gece açan küçük kokulu çiçekleri olan, otsu bir bitki, gecesefası (Mirabilis jalapa)
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Güneşin battığı sıralarda, akşama doğru, akşam yaklaşırken, akşamüzeri
1. Akşamüstü salona çıktığında kapının altından atılmış bir bildiri buldu.
1. Akşamüstü salona çıktığında kapının altından atılmış bir bildiri buldu.
Telaffuz : akşa'müstü
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Akşamüstü
1. Bir akşamüzeri her zamanki hızlı adımlarla geldi.
1. Bir akşamüzeri her zamanki hızlı adımlarla geldi.
Telaffuz : akşa'müzeri
aksanı bozuk
1. isim , isim , isim , isim , Bir ülkenin insanlarına veya bir çevreye özgü söyleyiş özelliği
1. Sesi tok, aksanı düzgündü.
1. Sesi tok, aksanı düzgündü.
2. dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , Vurgu
Lisan : Fransızca accent
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bir dildeki kelimeleri doğru söyleyemeyen (kimse)
1. isim , isim , isim , isim , Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri
Özel: Evet
Telaffuz : a'ksaray
1. isim , isim , isim , isim , Alışveriş
1. Şarap satacağım, ben aksatama bakarım.
1. Şarap satacağım, ben aksatama bakarım.
Lisan : Arapça aḫẕ + iʿṭāʾ
1. -i , -i , -i , -i , Aksatma ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Aksatmaya gücü yetmek
1. -i , -i , -i , -i , Bir işi gereği gibi yürütmemek
1. Çalışmasını da aksatmamıştı üstelik.
1. Çalışmasını da aksatmamıştı üstelik.