92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , isim , isim , gök bilimi , gök bilimi , Çoban Yıldızı
Özel: Evet
1. isim , isim , isim , isim , Aksamak işi
1. Aradan yedi sekiz ay geçmiş, hiç aksama olmamıştı ödemelerde.
1. Aradan yedi sekiz ay geçmiş, hiç aksama olmamıştı ödemelerde.
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Gündüzün akşama yakın bir zamanında
1. Birbirlerine veda ederek akşama doğru dağıldılar.
1. Birbirlerine veda ederek akşama doğru dağıldılar.
1. `yolculuğa gece değil sabah erken çıkılmalıdır` anlamında kullanılan bir söz
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Neredeyse, pek yakında, kısa bir süre içinde
1. Azıcık ağır davransak kadın bizi akşama sabaha kapı dışarı atacak.
1. Azıcık ağır davransak kadın bizi akşama sabaha kapı dışarı atacak.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Hafifçe topallamak
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir iş gereği gibi yürümemek, geri kalmak
1. isim , isim , isim , isim , Akşamları içki içme alışkanlığında olan kimse
2. Çalışmalarını daha yoğun olarak akşam saatlerinde yapan kimse
1. isim , isim , isim , isim , Akşamcı olma durumu
1. Bu grup rakı, meze, ut gibi akşamcılık levazımına maliktiler; yiyecekleri ve içecekleri boldu.
1. Bu grup rakı, meze, ut gibi akşamcılık levazımına maliktiler; yiyecekleri ve içecekleri boldu.
1. akşamcılar içki içmek amacıyla bir araya gelmek
1. Biraz şiir karıştırmış olanlardan çoğu içerler, akşamcılık ederlerdi.
1. Biraz şiir karıştırmış olanlardan çoğu içerler, akşamcılık ederlerdi.
akşamdan akşama
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Henüz akşam iken
1. Akşamdan uyuklamaya başladı.
1. Akşamdan uyuklamaya başladı.
1. kazandığını günü gününe harcayan tutumsuz kimselerin durumunu anlatmak için kullanılan bir söz
2. söylediği sözü tutmayan kişiler için kullanılan bir söz
1. iş işten geçtikten, olan olduktan sonra gösterilen ilginin yararlı olmayacağını belirten bir söz
1. akşamlamak, günü bitirmek
1. Halk baharları ve yazları, dolmalarla, helvalarla gidip akşamı eder, şen şatır dönerlermiş.
1. Halk baharları ve yazları, dolmalarla, helvalarla gidip akşamı eder, şen şatır dönerlermiş.
1. `işinizi akşamüzeri veya gece yapmayın, sabaha bırakın çünkü gece iş yapmanın kötü yönleri daha çoktur` anlamında kullanılan bir söz
1. `bugün yapılması gereken bir işi ertesi güne bırakma` anlamında kullanılan bir söz
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Akşam olan, akşam yapılan
1. Ben akşamki konuşmalara katılmadım.
1. Ben akşamki konuşmalara katılmadım.
1. -de , -de , -de , -de , Bütün günü bir yerde veya bir işte geçirerek akşama erişmek, akşamı bulmak
1. Stadyum kapısında akşamlayan, Keloğlan'la sabahlayan muhtardan adamdan muhtar olur mu?
1. Stadyum kapısında akşamlayan, Keloğlan'la sabahlayan muhtardan adamdan muhtar olur mu?
2. Akşamı bir yerde geçirmek
3. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Ay dolunay durumundan sonra geç doğmak
1. `iyi akşamlar` anlamında akşam vakti kullanılan bir selamlama sözü