dokunulmaz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İlişilmez, el sürülmez, taarruzdan korunmuş

Örnek:

1. Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir.

1. Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Hiçbir biçimde eleştirilemez

Örnek:

1. Dokunulmaz, yan bakılmaz, müstesna bir mahluktur.

1. Dokunulmaz, yan bakılmaz, müstesna bir mahluktur.

dokunulmazlığını kaldırmak

Anlamı:

1. anayasa veya uluslararası gelenekler gereğince, kişiye tanınan ilişilmez olma durumunu ortadan kaldırmak

dokunulmazlık

İlgili Kelimeler:

konut dokunulmazlığı, yasama dokunulmazlığı

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Dokunulmaz, ilişilmez, karışılmaz olma durumu, masuniyet

Örnek:

1. Geçim derdinden, dedikodudan, siyasetten ve takipten uzak bir dokunulmazlık.

1. Geçim derdinden, dedikodudan, siyasetten ve takipten uzak bir dokunulmazlık.

2. Anayasa veya uluslararası gelenekler gereğince, kişilere tanınan ilişilmez olma durumu

Örnek:

1. Protokolde yeri, bedava yolculuk ve dokunulmazlıklar gibi özellikleri olan bir milletvekilisiniz.

1. Protokolde yeri, bedava yolculuk ve dokunulmazlıklar gibi özellikleri olan bir milletvekilisiniz.

dokunum

Anlamı:

1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , Çevremizdeki nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derimiz aracılığıyla bildiren duyarlık yeteneği, lamise

dokunuş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokunma (I) işi, temas

Örnek:

1. Yolda, bir aralık Lâmi dizlerinde sıcak bir dokunuş duydu.

1. Yolda, bir aralık Lâmi dizlerinde sıcak bir dokunuş duydu.

dokunuş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokunma (II) işi

2. Dokunma ipliklerinin çaprazlama biçimi

dökünüş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dökünme işi

dokunuverme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokunuvermek işi

dokunuvermek fiil

Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Çabucak dokunmak

Telaffuz : dokunu'vermek

döküp saçmak

Anlamı:

1. bir şeyi yararsız biçimde harcamak

dokurcuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Desenli veya yollu dokunmuş yün kumaş

dokurcun

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Ot veya ekin yığını

2. Dokuztaş oyunu

3. Çizgili şayak kumaş, tokurcun

döküş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dökme işi

dokusuz

İlgili Kelimeler:

besi dokusuz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Dokusu olmayan

dokutma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokutmak işi

dokutmak fiil

Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Dokuma işini yaptırmak

döküverme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Döküvermek işi

döküvermek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Aniden dökmek

Telaffuz : dökü'vermek

dokuyabilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokuyabilmek işi

dokuyabilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Dokuma ihtimali veya imkânı bulunmak

dokuyucu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokumacı

dokuyuculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokumacılık

dokuyuş

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dokuma işi

dokuz

İlgili Kelimeler:

dokuzaltmışbeşlik, dokuz babalı, dokuz canlı, dokuzgen, dokuztaş, üçten dokuza, mart dokuzu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sekizden sonra gelen sayının adı

2. Bu sayıyı gösteren 9 ve IX rakamlarının adı

3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sekizden bir artık

dokuz at bir kazığa bağlanmaz

Anlamı:

1. `bir işin başına, tanınmış, o işten anlayan birçok kimse birden getirilmemelidir, bunlar anlaşamaz ve birbirlerine düşerler` anlamında kullanılan bir söz