92406 kayıt bulundu.
1. pek delişmen, kendisinden ciddi bir düşünce, davranış beklenmeyen kimseler için kullanılan bir söz
1. `herhangi bir şey bilgiye ve mantığa dayalı olarak yapılmalıdır` anlamında kullanılan bir söz
2. `her şey ortada` anlamında kullanılan bir söz
1. `akıllı olmanın yaşla ilgisi yoktur, bazı küçükler büyüklerden daha akıllı olabilir` anlamında kullanılan bir söz
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İnanılacak gibi olmayan, inanılmaz
1. Bu hikâye akılalmaz bir aptallıktan başka bir şey değildi.
1. Bu hikâye akılalmaz bir aptallıktan başka bir şey değildi.
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Akıllıca
Lisan : Arapça ʿāḳil + Farsça -āne
Telaffuz : a:kilane, l ince okunur
1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Akılcılıktan yana olan, usçu, rasyonalist (kimse)
2. Akılcılıkla ilgili
1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Akla dayanan, doğruluğun ölçütünü duyularda değil, düşünmede ve tümdengelimli çıkarmalarda bulan öğretilerin genel adı, usçuluk, akliye, rasyonalizm, deneycilik karşıtı
2. toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , Akla ve akıl yolu ile varılan yargıya inanma, akla aykırı veya akıl dışı hiçbir şeyi tanımama davranışı ve tutumu, akliye, rasyonalizm
3. toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , toplum bilimi , Bilginin evrensellik ve zorunluluğunun deneyden ve deneye dayanan genellemeden değil, yalnızca akıldan çıkartılabileceğini savunan öğreti, rasyonalizm
1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Aklını gereği gibi kullanamayan
1. isim , isim , isim , isim , Akıl veren kimse
Lisan : Arapça ʿaḳl + Farsça dāne
Telaffuz : akılda:ne
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Akıllanma ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Akıllanma becerisi bulunmak
1. -i , -i , -i , -i , Aklını kullanmasını sağlamak, aklını başına getirmek