Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
ak yazılılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ak yazılı olma durumu


ak yel
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Güneyden esen rüzgâr, lodos


ak yem
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İzmarit, istavrit, uskumru vb. balıkların beyaz etinden yapılan ve oltada kullanılan yem


Ak Yıldız
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Çoban Yıldızı


Özel: Evet

aka
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Ağabey


akabe
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tehlikeli, sarp ve zor geçit


Lisan : Arapça ʿaḳabe

akabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akabilmek işi


akabilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Akma ihtimali veya imkânı bulunmak


akabinde
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Arkasından, hemen arkadan, ardından, hemen ardından

Örnek:

1. Kulağı iki kesik tırnak kıskacına aldıktan sonra başı şiddetle sağa sola sarsar, akabinde yanaklarda patlayan iki şimşek alevi gözlerden çıkar.

1. Kulağı iki kesik tırnak kıskacına aldıktan sonra başı şiddetle sağa sola sarsar, akabinde yanaklarda patlayan iki şimşek alevi gözlerden çıkar.


akaç
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir yerde birikip kalan sıvıları, bir işlem sonunda geriye kalan artıkları, gereksiz nesneleri dışarıya akıtmak için kullanılan boru vb. araç

2. Kanal, ark, su yolu

3. Yer altı su oluğu


akacak kan damarda durmaz
Anlamı:

1. `kişi, alın yazısında olanla kesinlikle karşılaşır` anlamında kullanılan bir söz


akaçlama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akaçlamak işi, tefcir, drenaj


akaçlamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir yerde birikmiş suları akıtmak

2. Bataklıkları akaç yoluyla kurutmak


akaçlatma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akaçlatmak işi


akaçlatmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Akaçlama işini yaptırmak


akademi

İlgili Kelimeler:

harp akademisi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yüksekokul

Örnek:

1. Güzel Sanatlar Akademisi.

1. Güzel Sanatlar Akademisi.

2. Çıplak modelden yapılmış insan resmi

3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Bilginler, yazarlar, sanatçılar kurulu

Örnek:

1. Cilt cilt eserleri vardır, akademilere onlar girerler, onlar büyük şahsiyetler sayılır.

1. Cilt cilt eserleri vardır, akademilere onlar girerler, onlar büyük şahsiyetler sayılır.


Lisan : Fransızca académie

akademici
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kurallara bağlı resim ve heykel çalışması yapan kişi veya sanatçı


akademicilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akademici olma durumu


akademik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Akademi ile ilgili olan

2. Bilimsel niteliği olan

Örnek:

1. Akademik bir çalışmadan yanaydı, bu yüzden üniversiteye girdi.

1. Akademik bir çalışmadan yanaydı, bu yüzden üniversiteye girdi.


Lisan : Fransızca académique

akademisyen
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Öğretim elemanı, öğretim üyesi


Lisan : Fransızca académicien

akademisyenlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akademisyen olma durumu


akağaç
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Gürgengillerin, kerestesinden yararlanılan beyaz kabuklu bir türü (Zelkova carpinifolia)


akait
Anlamı:

1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Bir dinin öğrenilmesi gereken inançlarının ve tapınma kurallarının tümü

2. Bu kuralları toplayan kitap


Lisan : Arapça ʿaḳāʾid

Telaffuz : aka:it

akaju
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Maun

Örnek:

1. Akajudan yapılmış bu narin ve şık dolaplar otuz âşıklı bir kokotun elbise dolaplarına benziyordu.

1. Akajudan yapılmış bu narin ve şık dolaplar otuz âşıklı bir kokotun elbise dolaplarına benziyordu.

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Maundan yapılmış

Örnek:

1. Kenarda akaju bir yazıhane duruyordu.

1. Kenarda akaju bir yazıhane duruyordu.

3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Maun renginde olan


Lisan : Fransızca acajou

akak
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Yatak

2. Irmak, dere, çay, küçük akarsu

3. Suyun ivinti yeri

4. Eğimi, inişi fazla olan yer