dağ nanesi

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Yüksekliği 20-50 santimetre arasında olan, sık beyaz tüylü, kuvvetli nane kokulu, çok yıllık ve otsu bir bitki (Cyclotrichium niveum)

dağ ne kadar yüce olsa yol üstünden aşar

Anlamı:

1. `yenilmesi imkânsız gibi görünen zorlukların da üstesinden gelinir` anlamında kullanılan bir söz

dağ oluşu

Anlamı:

1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Yer kabuğunun belli yerlerinde kıvrılma, kırılma ve yükselme olayları sonucu dağların oluşunu inceleyen bilim kolu, orojeni

dağ otlağı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dağ merası

dağ reyhanı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Anık (II)

dağ serçesi

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Serçegillerden, orman ve bahçelerde yaşayan sırtı kahverengi, karnı kül rengi ve beyaz olan bir tür serçe, ağaç serçesi (Passer montanus)

dağ servisi

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Sedir (II)

dağ sıçanı

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kemiriciler takımının sincapgiller familyasından, postu beğenilen bir tür memeli (Marmota marmota)

dağ taş

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Her yer, her taraf

Örnek:

1. Dağda taşta insanların düzmeciliği yoktu.

1. Dağda taşta insanların düzmeciliği yoktu.

dağ tavuğu

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Çil (I)

dağ topu

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , askerlik , askerlik , isim , isim , eskimiş , eskimiş , askerlik , askerlik , Katır sırtında taşınan küçük top

dağ yürümezse abdal yürür

Anlamı:

1. `büyüklük taslayan birinde bitecek bir işimiz varsa biz onun ayağına gidip işimizi görmeliyiz` anlamında kullanılan bir söz

dağa çıkmak

Anlamı:

1. eşkıyalık etmek

2. hükûmete karşı gelmek için dağlara çekilmek

dağa kaldırmak

Anlamı:

1. birini, herhangi bir amaçla, zorla dağa veya ıssız bir yere götürüp orada tutmak

Örnek:

1. Yalnız Efe'den kimsenin şikâyeti yokmuş. Ne kimseyi dağa kaldırırmış ne de fidye istermiş.

1. Yalnız Efe'den kimsenin şikâyeti yokmuş. Ne kimseyi dağa kaldırırmış ne de fidye istermiş.

dağar

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ağzı yayvan, dibi dar toprak kap

2. Dağarcık

Örnek:

1. Daldırın elinizi onun özdeyiş dağarına, her duruma uygun formüller bulabilirsiniz.

1. Daldırın elinizi onun özdeyiş dağarına, her duruma uygun formüller bulabilirsiniz.

Lisan : Farsça taġār

dağarcığı yüklü

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Bilgisi çok olan, bilgili

dağarcığına atmak

Anlamı:

1. bir bilgiyi eski bilgilerine katmak, zihnine yerleştirmek

dağarcığındakini çıkarmak

Anlamı:

1. hazırladığı bir sözü söylemek

dağarcık

İlgili Kelimeler:

dağarcığı yüklü, çobandağarcığı, ovogon dağarcığı, söz dağarcığı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Meşin torba

2. müzik , müzik , müzik , müzik , Bir müzik topluluğunun veya sanatçının hazırlamış olduğu parçalar, repertuvar

3. ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , Bellek

Örnek:

1. Dağarcıklarındaki üç beş yüz kelimeye yeni duydukları sekiz onu da eklenince bu iş pekâlâ oluyordu.

1. Dağarcıklarındaki üç beş yüz kelimeye yeni duydukları sekiz onu da eklenince bu iş pekâlâ oluyordu.

dağarcıkta bir şey kalmamak

Anlamı:

1. her şeyi tüketmek, bitirmek

dağbaşı

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Yasaların veya toplum kurallarının uygulanamadığı yer

Telaffuz : da'ğbaşı

dağcı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dağa tırmanma sporu yapan kimse, alpinist

dağcıl

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , bitki bilimi , bitki bilimi , sıfat , sıfat , bitki bilimi , bitki bilimi , Dağ şartlarına ve iklimine göre yetiştirilen (bitki)

dağcılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dağa tırmanma sporu, alpinizm

dağda bağın var, yüreğinde dağın var

Anlamı:

1. `malı, mülkü veya evladı olanlar kaygı ve tasadan uzak olamazlar` anlamında kullanılan bir söz