Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
Brüksel lahanası
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Frenk lahanası


brülör
Anlamı:

1. isim , isim , teknik , teknik , isim , isim , teknik , teknik , Yakmaç


Lisan : Fransızca brûleur

brüt
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kesintisi yapılmamış, kesintisiz (para)

2. Darası çıkarılmadan tartılan (ağırlık)


Lisan : Fransızca brut

bu

İlgili Kelimeler:

bu açıdan, bu arada, bu bakımdan, bu cümleden, bu gidişle, bu gözle, bu haysiyetle, bu kabîl, bu meyanda, bu sefer, bu takdirde, bu takım, bu türlü, bu yönden, bu yüzden, bununla beraber, bununla birlikte, işbu, o bu, şu bu

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yerde, zamanda veya söz zincirinde en yakın olanı gösteren bir söz

Örnek:

1. Hiçbiri bu çocukların eline su dökemez.

1. Hiçbiri bu çocukların eline su dökemez.

2. zamir , zamir , zamir , zamir , En yakında bulunan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan bir söz

Örnek:

1. Oysa bizi bekleyen yaşam bu değildi.

1. Oysa bizi bekleyen yaşam bu değildi.


bu abdestle daha çok namaz kılınır
Anlamı:

1. `bir tutum veya davranışın etkisi sürekli olur` anlamında kullanılan bir söz


bu açıdan
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bundan dolayı


bu arada
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bu süre içinde

Örnek:

1. Bu arada benim kim olduğumu, ne iş yaptığımı öğrendi.

1. Bu arada benim kim olduğumu, ne iş yaptığımı öğrendi.

2. Yeri gelmişken, bu meyanda

Örnek:

1. Bu arada köy yaşamından çeşitli sahneleri, uğraşları canlandıran oyunlar vardır.

1. Bu arada köy yaşamından çeşitli sahneleri, uğraşları canlandıran oyunlar vardır.

3. Bir işi yaparken birlikte, beraber


bu bakımdan
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bundan dolayı


bu cümleden
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Bunlar arasında, bunlar gibi


bu denli
Anlamı:

1. bu kadar

Örnek:

1. Bu denli güçlü bir aşkı bundan sonra da önleyemeyeceğimi biliyordum.

1. Bu denli güçlü bir aşkı bundan sonra da önleyemeyeceğimi biliyordum.


bu gidişle
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bu biçimde, bu tarzda

Örnek:

1. Bu gidişle söyleyeceği de yok galiba!

1. Bu gidişle söyleyeceği de yok galiba!


bu gözle
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bu anlayışla


bu haysiyetle
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Bu bakımdan


bu kabîl
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Bu gibi, bu türlü, bu kabîlden

Örnek:

1. Fransa'da bu kabîl gazetelerin daniskası mevcuttur.

1. Fransa'da bu kabîl gazetelerin daniskası mevcuttur.


bu kabîlden
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Bu kabîl

Örnek:

1. Ben de ancak bu kabîlden bir tecelli sayesinde harp olmamasına mümkün gözüyle baktığımı kaydettim.

1. Ben de ancak bu kabîlden bir tecelli sayesinde harp olmamasına mümkün gözüyle baktığımı kaydettim.


bu kadar
Anlamı:

1. yaklaşık

Örnek:

1. Aradan otuz bu kadar yıl geçti.

1. Aradan otuz bu kadar yıl geçti.


bu kadar kusur kadı kızında da bulunur
Anlamı:

1. `üzerinde durulmaya değmeyecek kadar küçük bir kusurdur` anlamında kullanılan bir söz


bu merkezde
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu yolda, bu durumda olan

Örnek:

1. Benim düşüncelerim bu merkezdedir.

1. Benim düşüncelerim bu merkezdedir.


bu meyanda
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Bu arada

Örnek:

1. Bu meyanda kendi elinden çıkma üç telli curalar sattığını hatırlıyorum.

1. Bu meyanda kendi elinden çıkma üç telli curalar sattığını hatırlıyorum.


bu minval üzere
Anlamı:

1. bu biçimde, bu tarzda

Örnek:

1. Bu minval üzere bir ay bekledik, nöbet gelmedi.

1. Bu minval üzere bir ay bekledik, nöbet gelmedi.


bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
Anlamı:

1. `sözleri ve davranışları birbirini tutmuyor, çelişiyor` anlamında kullanılan bir söz


bu sefer
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bu defa, bu kez

Örnek:

1. O, bu sefer narin ve utangaç kıza döndü.

1. O, bu sefer narin ve utangaç kıza döndü.


bu seferlik
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bu defalık, bu kezlik

Örnek:

1. Bu seferlik böyle olsun.

1. Bu seferlik böyle olsun.


bu sıcağa kar mı dayanır?
Anlamı:

1. `aşırı harcamalarla eldeki imkânlar çok çabuk tükenir` anlamında kullanılan bir söz


bu takdirde
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Bu durumda, böyle olunca

Örnek:

1. Bu takdirde hem kendilerini hem de milleti iğfal etmiş olurlar.

1. Bu takdirde hem kendilerini hem de milleti iğfal etmiş olurlar.