beyzbolcu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Beyzbol oynayan ve oynatan kimse

---

beyzbolculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Beyzbolcunun yaptığı iş

---

beyzi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yumurta biçiminde, söbe, oval

Örnek:

1. Beyzi gözlüklerinin ardında çipil gözleri, rahatsız edici bir çabuklukla açılır kapanır.

1. Beyzi gözlüklerinin ardında çipil gözleri, rahatsız edici bir çabuklukla açılır kapanır.

---

Lisan : Arapça beyżī

Telaffuz : beyzi:

bez

İlgili Kelimeler:

gazlı bez, ham bez, kozalaksı bez, sarı bez, soğuk bez, Amerikan bezi, bal özü bezi, baş bezi, bombe bezi, branda bezi, bulaşık bezi, çadır bezi, çocuk bezi, el bezi, etek bezi, Japon bezi, kaput bezi, kefen bezi, namaz bezi, pamuk bezi, sargı bezi, sofra bezi, şeytan bezi, Şile bezi, taharet bezi, toz bezi, ütü bezi, yelken bezi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pamuk veya keten ipliğinden yapılan dokuma, çaput

Örnek:

1. Arkamıza kefenimsi bezler geçirip kuşakla bağladılar.

1. Arkamıza kefenimsi bezler geçirip kuşakla bağladılar.

2. Pamuktan, düz dokuma

3. Herhangi bir cins kumaş

Örnek:

1. Çadır bezi. Yelken bezi.

1. Çadır bezi. Yelken bezi.

4. Herhangi bir iş için kullanılan dokuma

5. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kumaş veya dokumadan yapılmış

Örnek:

1. Botlarımı çıkartırken yatağın altında Mine'nin bez terliklerini görüyorum.

1. Botlarımı çıkartırken yatağın altında Mine'nin bez terliklerini görüyorum.

---

Lisan : Arapça bezz

bez

İlgili Kelimeler:

bez tüyler, ak kan bezi yangısı, böbrek üstü bezi, dil altı bezleri, er bezi, iç salgı bezi, kalkan bezi, kulak altı bezi, meme bezi, paratiroit bezi, ter bezi, tiroit bezi, yağ bezi, gözyaşı bezleri, tükürük bezleri, yağ bezleri

Anlamı:

1. isim , isim , biyoloji , biyoloji , isim , isim , biyoloji , biyoloji , İçinden geçen kandan veya öz sudan bazı maddeler ayırarak salgı oluşturan organ

Örnek:

1. Tükürük bezleri. Pankreas bezi.

1. Tükürük bezleri. Pankreas bezi.

---

Lisan : Arapça beyz

bez alırsan Mısır'dan, kız alırsan asilden

Anlamı:

1. `ne alacaksanız cinsini, aslını biliniz, güvenerek alınız` anlamında kullanılan bir söz

---

bez bağlamak

Anlamı:

1. bebeklere altlarını kirletmesinler diye bez koymak

2. dileğin yerine gelmesi ümidiyle yatıra veya ağaca bir parça çaput veya eski kumaş parçası bağlamak

---

bez tüyler

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Bitkilerde salgı çıkaran tüyler

---

bezci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bez yapan veya alıp satan kimse

---

bezcilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bezcinin yaptığı iş

---

bezdirebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bezdirebilmek işi

---

bezdirebilmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -den , -den , -i , -i , -den , -den , Bezdirme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Bezdirme gücü bulunmak

---

bezdiri

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İş yerlerinde, okullarda vb. topluluklar içinde belirli bir kişiyi hedef alıp, çalışmalarını sistemli bir biçimde engelleyip huzursuz olmasına yol açarak yıldırma, dışlama, gözden düşürme

---

bezdirici

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bezdiri işini yapan kimse

---

bezdirilebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bezdirilebilmek işi

---

bezdirilebilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bezdirilme ihtimali veya imkânı bulunmak

---

bezdirilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bezdirilmek işi

---

bezdirilmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bezmesine sebep olmak, bezmesine yol açmak

---

bezdirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bezdirmek işi

Örnek:

1. Naim'in bir an önce edebiyata dönmesi için onu, kazıklar atarak bezdirmeye çalışırlar.

1. Naim'in bir an önce edebiyata dönmesi için onu, kazıklar atarak bezdirmeye çalışırlar.

---

bezdirmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -den , -den , -i , -i , -den , -den , Bıktırmak, usandırmak, bıkkınlık vermek

Örnek:

1. O günden sonra bu neşeli İstanbul yolcusunun hatta beni bezdirmek için bile bir kerecik dışarıya çıktığını hatırlamıyorum.

1. O günden sonra bu neşeli İstanbul yolcusunun hatta beni bezdirmek için bile bir kerecik dışarıya çıktığını hatırlamıyorum.

---

beze

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hamur topağı, pazı

---

Lisan : Rumca

beze

İlgili Kelimeler:

gözyaşı bezeleri

Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Yara veya çıban sebebiyle vücudun herhangi bir yerinde oluşan şişkinlik, gudde

---

beze

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yumurta akı ve pudra şekeri ile yapılan bir çeşit pasta türü

---

Lisan : Fransızca baiser

bezebilme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bezebilmek işi

---

bezebilmek fiil

Anlamı:

1. -den , -den , -den , -den , Bezme ihtimali veya imkânı bulunmak

---