92406 kayıt bulundu.
1. aşırı sıcaktan sersemlemek, bunalmak
1. Kızgın güneşin altında bütün gün beynim kaynıyor.
1. Kızgın güneşin altında bütün gün beynim kaynıyor.
1. aklı başından gitmek
1. Akşam eve gelip de heykelin başını boyun yerinden çatlamış ve güzelim mermer başlığı tuzla buz olmuş görünce beynim sıçradı.
1. Akşam eve gelip de heykelin başını boyun yerinden çatlamış ve güzelim mermer başlığı tuzla buz olmuş görünce beynim sıçradı.
1. düzgün düşünemez olmak, bunamak
1. Beyni sulanan bu ayyaş, iğrenç mahluku onlara anlatmakta ne fayda olabilirdi?
1. Beyni sulanan bu ayyaş, iğrenç mahluku onlara anlatmakta ne fayda olabilirdi?
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Arasında
1. Bu ölçüler halk lisanında döner, halk beyninde görüşülür.
1. Bu ölçüler halk lisanında döner, halk beyninde görüşülür.
1. beklenmedik bir durum karşısında olağanüstü bir üzüntü ve şaşkınlığa uğramak
1. Bu satırları okuyunca Mustafa beyninden vurulmuşa döndü.
1. Bu satırları okuyunca Mustafa beyninden vurulmuşa döndü.
1. rahatsızlık vermek, huzurunu kaçırmak
1. İşte birkaç zamandır beynini kemiren şüphe: Ben deli miyim?
1. İşte birkaç zamandır beynini kemiren şüphe: Ben deli miyim?
1. isim , isim , isim , isim , İstanbul iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : be'yoğlu
Beypazarı kurusu
1. isim , isim , isim , isim , Ankara iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : be'ypazarı
1. isim , isim , isim , isim , Genellikle baklava dilimi biçiminde bir tür peksimet
1. isim , isim , isim , isim , Konya iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : be'yşehir
1. isim , isim , isim , isim , Dürüm ekmeğine sarılarak dilimlenmiş Adana kebabı
Lisan : Arapça
1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Devletin hazinesi
Lisan : Arapça beyt + māl
Telaffuz : be'ytülma:l
1. isim , isim , isim , isim , Şırnak iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : be'ytüşşebabı
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bir olayın doğruluğunu ortaya koyabilen yöntem
2. Duruşma sırasında bir düşünceyi gerçekleştirmek için başvurulan belge, kanıt, tutamak, delil
Lisan : Arapça beyyine
1. isim , isim , isim , isim , Bey oğlu
1. Ben beyzade, kişizade / Her türlü dertten topyekûn azade
1. Ben beyzade, kişizade / Her türlü dertten topyekûn azade
2. Soylu kimse
1. Eşsiz bir beyzadeydi, zamanımızda artık benzeri çıkmıyor.
1. Eşsiz bir beyzadeydi, zamanımızda artık benzeri çıkmıyor.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Özenli bir biçimde büyütülmüş, nazlı kimse
Lisan : Türkçe bey + Farsça zāde
Telaffuz : beyza:de
beyzbol sopası
1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Dokuzar kişilik iki takım arasında bir top ve sopayla oynanan bir oyun türü
Lisan : İngilizce base-ball