Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
beterleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Beterleşmek durumu


beterleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Beter duruma gelmek

Örnek:

1. Denilebilir ki onların hep meydanda olan ve bazen beterleşen bir tek yüzleri vardır.

1. Denilebilir ki onların hep meydanda olan ve bazen beterleşen bir tek yüzleri vardır.


beti
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Resim ve heykel sanatlarında varlıkların biçimi


beti benzi atmak (veya solmak veya uçmak veya kül kesilmek veya kireç kesilmek)
Anlamı:

1. herhangi bir sebeple kanı çekilip yüzü solmak, korkmak

Örnek:

1. Baksana, beti benzi kül kesildi.

1. Baksana, beti benzi kül kesildi.

2. Beti benzi atmış görevli, boş boş baktı çocuğun yüzüne ve kafasını salladı donuk bir ifadeyle.

2. Beti benzi atmış görevli, boş boş baktı çocuğun yüzüne ve kafasını salladı donuk bir ifadeyle.


beti benzi kalmamak
Anlamı:

1. yüzü sararıp solmak

Örnek:

1. Müşterim bu sesi duyunca arabayı durdurdu. Beti benzi kalmadı. Eli ayağı titremeye başladı.

1. Müşterim bu sesi duyunca arabayı durdurdu. Beti benzi kalmadı. Eli ayağı titremeye başladı.


beti bereketi kalmamak (veya kaçmak)
Anlamı:

1. azalmak, kıtlaşmak, çabuk tükenmek

Örnek:

1. Paranın beti bereketi kalmadı.

1. Paranın beti bereketi kalmadı.


betik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yazılı olan şey, kitap, mektup, tezkere, pusula

Örnek:

1. Kanılarımız, rengimiz, görüşümüz betikte belirecek.

1. Kanılarımız, rengimiz, görüşümüz betikte belirecek.


betili

İlgili Kelimeler:

betili sanat

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İçinde insan, hayvan ve doğa ögeleri bulunan (resim veya heykel), figüratif


betili sanat
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Doğanın görünen biçimlerini işleyen sanat, figüratif sanat


betim

İlgili Kelimeler:

budun betimci, budun betimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimleme işi, betimleme

2. edebiyat , edebiyat , edebiyat , edebiyat , Bir şeyi, bir kimseyi, bir olay veya duyguyu betimleyen söz veya yazı, tasvir


betimleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tasarlama, bir şeyi sözle veya yazıyla anlatma, göz önünde canlandırma, tasvir


betimlemeci
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Betimlemeye ağırlık veren, tasvirci


betimlemecilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimlemeci olma durumu, tasvircilik


betimlemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir nesnenin, kendine özgü niteliklerini tam ve açık bir biçimde söz veya yazı ile anlatmak, tasvir etmek

Örnek:

1. Şair, bu kayığı bize şöyle betimleyecektir.

1. Şair, bu kayığı bize şöyle betimleyecektir.

2. Göz önünde canlandırmak


betimlemeli

İlgili Kelimeler:

betimlemeli dil bilgisi

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tasvirî


betimlemeli dil bilgisi
Anlamı:

1. isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , isim , isim , dil bilgisi , dil bilgisi , Betimsel dil bilgisi


betimlenebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimlenebilmek işi


betimlenebilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Betimlenme ihtimali veya imkânı bulunmak


betimleniş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimlenme işi

Örnek:

1. Yazar, damat Behçet Bey'in betimlenişinde olağanüstü bir başarı gösterir.

1. Yazar, damat Behçet Bey'in betimlenişinde olağanüstü bir başarı gösterir.


betimlenme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimlenmek işi


betimlenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Betimleme işi yapılmak


betimleyebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimleyebilmek işi


betimleyebilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Betimleme ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Betimleme becerisi bulunmak


betimleyiş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimleme işi


betimleyiverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Betimleyivermek işi