Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
tepeletme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tepeletmek işi


tepeletmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Tepeleme işini yaptırmak


tepeli

İlgili Kelimeler:

tepeli akbaba, tepeli bülbül, tepeli dalgıç, tepeli deve kuşu, tepeli horoz, tepeli köstebek, tepeli patka, tepeli tarla kuşu, tepeli tavuk, tepeli toygar

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tepesi olan

Örnek:

1. Tepeli arazi.

1. Tepeli arazi.

2. Başında sorguç, hotoz vb. bir süs bulunan (kuş)

Örnek:

1. Tepeli tavuk.

1. Tepeli tavuk.


tepeli akbaba
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Güney Amerika'da, genellikle sazlık göllerde yaşayan, siyah beyaz tüylü, büyük boylu, boynu ve başı çıplak, erkeklerinde koyu kırmızı tepelik bulunan yırtıcı kuş, kondor (Vultur gryphus)


tepeli bülbül
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tepesi tüylü bir tür bülbül


tepeli dalgıç
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Dalgıç kuşlarından, başında kara tüylerden bir tepelik bulunan, sazlık göllerde yaşayan bir kuş, elmabaş (Podiceps cristatus)


tepeli deve kuşu
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Uçma yeteneği olmayan, Yeni Gine ve Avustralya'da yaşayan bir tür deve kuşu


tepeli deve kuşugiller
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Deve kuşu familyasından olan kuş türü


tepeli horoz
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , İbiği iri ve yüksek dövüşçü horoz


tepeli köstebek
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Burun deliklerinin çevresinde dokunma organı görevi yapan dokunaçları bulunan, uzun kuyruklu köstebek


tepeli patka
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Orta Anadolu'da yaşayan dalıcı ördek


tepeli tarla kuşu
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tepeli, uzun kuyruklu, at dışkıları arasında beslenen tarla kuşu, tepeli toygar


tepeli tavuk
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tepeli tavukgillerden, Güney Amerika'da yaşayan, ağaçlara tırmanan bir tür tavuk (Opisthocomus hoazin)


tepeli tavukgiller
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tavuksular takımının bir familyası


tepeli toygar
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Tepeli tarla kuşu


tepelik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tepesi çok olan (yer)

2. isim , isim , isim , isim , Bir yapının veya bir mobilyanın en yukarısına süs olarak yapılan bölüm

3. isim , isim , isim , isim , Anadolu'da köylü kadınların kullandıkları, altın ve gümüş paralarla, bazı değerli taşlarla süslü başlık

4. isim , isim , isim , isim , Sorguç


tepelikli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tepeliği olan


tepesi aşağı gitmek
Anlamı:

1. işleri bozulup büyük zarara uğramak


tepesi atmak
Anlamı:

1. birdenbire öfkeye kapılmak, öfkelenmek

Örnek:

1. O sırada babalığını anımsıyordu kötü bir düşü anımsarcasına ve kızgınlıktan tepesi atıyordu.

1. O sırada babalığını anımsıyordu kötü bir düşü anımsarcasına ve kızgınlıktan tepesi atıyordu.


tepesi üstü
Anlamı:

1. başı yere gelmek üzere, tepetakla


tepesinde bitmek
Anlamı:

1. istenmediği hâlde birinin yanına gelip ayrılmak istememek, türlü isteklerle canını sıkmak, rahatsız etmek

2. ansızın yanına gelmek


Ön Takı : (birinin)

tepesinde değirmen çevirmek
Anlamı:

1. tepesinde havan dövmek


tepesinde havan dövmek
Anlamı:

1. üst katta oturan biri, gürültü yaparak alt kattakini rahatsız etmek


tepesinden kaynar sular dökülmek
Anlamı:

1. başından aşağı kaynar sular dökülmek

Örnek:

1. Nazmiye'nin tepesinden sanki kaynar sular döküldü, yooo ... dedi.

1. Nazmiye'nin tepesinden sanki kaynar sular döküldü, yooo ... dedi.


tepesine binmek (veya çıkmak)
Anlamı:

1. genellikle kendinden daha güçsüz kimseleri ezmek, kötü davranmak

2. çocuk, şımarıklık ederek istediğini yaptırmaya çalışmak


Ön Takı : (birinin)