Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
teknik lise
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknik alanlarda eğitim vererek öğrenciyi yükseköğretim kurumlarına hazırlayan ortaöğretim kurumu


teknik öğretim
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir tekniğin veya teknik yöntem ve becerilerin kazandırılmasına ağırlık veren öğretim


teknik okul
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Öğrencileri teknik alanlarda yetiştiren okul


teknik şartname
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İhalenin teknik özelliklerini içeren şartname


teknik üniversite
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ağırlıklı olarak teknikle ilgili öğretimin yapıldığı yükseköğretim kurumu


teknikçi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir işin bilim yönünden çok, uygulama ve pratik yönü ile uğraşan kimse, teknik adam, teknisyen, tekniker

2. sinema , sinema , televizyon , televizyon , sinema , sinema , televizyon , televizyon , Film yapımının herhangi bir teknik kolunda çalışan usta işçi


teknikçilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknikçi olma durumu


tekniker
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknikçi


Lisan : Almanca Techniker

teknisyen

İlgili Kelimeler:

başteknisyen, eczacı teknisyeni

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknikçi

Örnek:

1. Bir memlekete ilim ve teknik, ancak hakiki ilim adamları ve teknisyenler ile girer.

1. Bir memlekete ilim ve teknik, ancak hakiki ilim adamları ve teknisyenler ile girer.


Lisan : Fransızca technicien

teknokent
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bilişim alanında belirli bir üniversitenin veya enstitünün olanaklarından yararlanarak teknoloji veya yazılım üreten, geliştiren şirketlerden oluşan alan


Lisan : Fransızca techno + Soğdca

teknokrasi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sanayi, ekonomi ve devlet yönetiminin politikacılar değil, uzmanlar, teknisyenler ve uygulayımcılar tarafından yönetilmesine dayanan sistem


Lisan : Fransızca technocratie

teknokrat
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Teknokrasiden yana olan

2. isim , isim , isim , isim , Teknokrasi içerisinde yer alan, yönetici konumundaki mühendis, mimar, teknisyen, iktisatçı vb. elemanların ortak adı

3. isim , isim , isim , isim , Ekonomik mekanizmaların teorik incelenmesine dayanan ancak insan etkenini her zaman yeterince göz önünde bulundurmayan devlet adamı veya memur


Lisan : Fransızca technocrate

teknokratçılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknokrat yanlısı olma durumu

2. Teknokratların iktidarı


teknolog
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknoloji üzerinde çalışan kimse


Lisan : Fransızca technologue

Telaffuz : l ince okunur

teknoloji

İlgili Kelimeler:

ileri teknoloji, yüksek teknoloji, bilişim teknolojisi, bilgi teknolojileri

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir sanayi dalı ile ilgili yapım yöntemlerini, kullanılan araç, gereç ve aletleri, bunların kullanım biçimlerini kapsayan uygulama bilgisi, uygulayım bilimi

Örnek:

1. Aslına yönelerek meseleyi kavramaya çalıştığımızda insan ve teknoloji arasındaki ilişki son çağların bir olayı değildir.

1. Aslına yönelerek meseleyi kavramaya çalıştığımızda insan ve teknoloji arasındaki ilişki son çağların bir olayı değildir.

2. İnsanın maddi çevresini denetlemek ve değiştirmek amacıyla geliştirdiği araç gereçlerle bunlara ilişkin bilgilerin tümü


Lisan : Fransızca technologie

Telaffuz : l ince okunur

teknolojik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Teknoloji ile ilgili

Örnek:

1. En yeni teknolojik bilgilerden haberli oluyorlar.

1. En yeni teknolojik bilgilerden haberli oluyorlar.


Lisan : Fransızca technologique

Telaffuz : l ince okunur

teknopark
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Teknokent


Lisan : Fransızca technoparc

tekrar

İlgili Kelimeler:

tekrar tekrar

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aynı olayın, işin, hareketin yeniden ortaya çıkışı, tekrarlanması

Örnek:

1. Gerçi hayat kitaba sığmayacak kadar geniştir fakat tekrarlarla doludur.

1. Gerçi hayat kitaba sığmayacak kadar geniştir fakat tekrarlarla doludur.

2. Bir konuşma veya yazıda aynı düşünceyi, kelimeyi birçok defa söyleme

3. zarf , zarf , zarf , zarf , Bir daha, yine, yeniden, gene

Örnek:

1. Sonra masaya oturarak mikroskopla bir müddet çalışır, tekrar notlara bakar.

1. Sonra masaya oturarak mikroskopla bir müddet çalışır, tekrar notlara bakar.


Lisan : Arapça tekrār

Telaffuz : tekra:rı

tekrar etmek
Anlamı:

1. yeni baştan söylemek veya yapmak

Örnek:

1. Sözünü hemen her gün tekrar etmekten kendimi alamıyorum.

1. Sözünü hemen her gün tekrar etmekten kendimi alamıyorum.

2. bir iş, olay vb. yeniden ortaya çıkmak, tekrarlanmak


tekrar tekrar
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Üst üste, ardı ardına

Örnek:

1. Bütün mesut esneyişlerin hayalimden geçişini seyrederek tekrar tekrar esnedim.

1. Bütün mesut esneyişlerin hayalimden geçişini seyrederek tekrar tekrar esnedim.


tekrardan
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , 343 tekrar tekrar


tekraren
Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Tekrar tekrar, tekrarlanarak, defalarca


Lisan : Arapça tekrāren

Telaffuz : tekra:ren

tekrarlama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tekrarlamak işi


tekrarlamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir işi bir kez daha yapmak, yinelemek, tekrar etmek

Örnek:

1. Kar, çam ormanlarını kapladıkça tekrarlayıp durduğu mısraları, bir başkasıyla paylaşmak istemişti.

1. Kar, çam ormanlarını kapladıkça tekrarlayıp durduğu mısraları, bir başkasıyla paylaşmak istemişti.


tekrarlanabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tekrarlanabilmek işi, yinelenebilme