Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
siftahlama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Siftahlamak işi


siftahlamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyi ilk kez satmak, siftah etmek

2. Turfanda bir şeyi ilk kez yemek


siftinlik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Adi, bayağı, berbat

Örnek:

1. Bu jurnalci, bu siftinlik yaratıklar köpeklik tarihinin yüz karası idiler.

1. Bu jurnalci, bu siftinlik yaratıklar köpeklik tarihinin yüz karası idiler.


siftinme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Siftinmek işi


siftinmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , Oyalanmak, vakit geçirmek

2. Bir yere sürtünerek kaşınmak

Örnek:

1. Mahallede duvar kenarlarında siftinip pinekleyen uyuz, kör, topal köpeklerden başka kimse yoktur.

1. Mahallede duvar kenarlarında siftinip pinekleyen uyuz, kör, topal köpeklerden başka kimse yoktur.


sığ
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Derinliği az, dibi yüzeyine yakın olan (göl, deniz, akarsu vb.)

Örnek:

1. Mercan adaları sığ bir kayalığın etrafını alırlar.

1. Mercan adaları sığ bir kayalığın etrafını alırlar.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Ayrıntıya inemeyen, yeterli olmayan, yüzeyde kalan

Örnek:

1. Sığ düşünce.

1. Sığ düşünce.


sığa
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kapasite


sığabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sığabilmek işi


sığabilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Sığma ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Zor ısınıyor ama hepimiz sığabiliyoruz.

1. Zor ısınıyor ama hepimiz sığabiliyoruz.


sigala
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Sığla


sığamsal
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , biyoloji , biyoloji , sıfat , sıfat , biyoloji , biyoloji , Besin maddelerinin sindirim kanalı içinde ilerlemesini sağlayan (hareket)


sigar
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Puro


Lisan : Fransızca cigare

sigara

İlgili Kelimeler:

sigara ağızlığı, sigara böceği, sigara böreği, sigara kâğıdı, sigara tabakası, sigara tablası, sigara tiryakisi, zıvanalı sigara, kalıp sigarası, yaprak sigarası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnce kâğıda, kıyılmış tütün sarılarak hazırlanan, silindir biçiminde, ağızdan dumanı çekilen nesne

Örnek:

1. Onları sigara dumanları arasından seçebiliyordum.

1. Onları sigara dumanları arasından seçebiliyordum.


Lisan : İspanyolca cigaro

Telaffuz : siga'ra

sigara (veya sigarasını) sarmak
Anlamı:

1. sigara kâğıdına tütün koyarak sigara yapmak

Örnek:

1. Kalın sigarasını sararken onun lafını kesti.

1. Kalın sigarasını sararken onun lafını kesti.


sigara ağızlığı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Zararını azaltmak amacıyla içilirken sigaranın takıldığı ahşap, plastik vb. maddelerden yapılmış araç, sigaralık


sigara böceği
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kın kanatlılardan, tütünden başka kiler ve mutfaklarda saklı birçok yiyecek maddesine düşkünlüğü ile tanınan böcek (Lasioderma serricorne)


sigara böreği
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yufka arasına peynir veya kıyma koyduktan sonra sigara gibi sarılıp tavada kızartılan börek


sigara içmek
Anlamı:

1. sigarayı bir ucundan yakıp öbür ucundan dumanını emerek içine çekmek

Örnek:

1. İleride, laboratuvarın geniş sahasını çevreleyen gri duvarların dibinde iki güvenlik görevlisi sigara içiyorlardı.

1. İleride, laboratuvarın geniş sahasını çevreleyen gri duvarların dibinde iki güvenlik görevlisi sigara içiyorlardı.


sigara kâğıdı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sigara sarmaya yarar çok ince kâğıt


sigara kâğıdı gibi
Anlamı:

1. çok ince


sigara tabakası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İçine sigara yerleştirilen, kapaklı, metalden, deriden vb. maddelerden yapılan kutu

Örnek:

1. Elini cebine soktu, bir sigara tabakası çıkardı.

1. Elini cebine soktu, bir sigara tabakası çıkardı.


sigara tablası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Küllük


sigara tiryakisi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sigaraya aşırı düşkün olan kimse

Örnek:

1. Durdum. Öksürdü. Sigara tiryakilerinin öksürüşüydü bu.

1. Durdum. Öksürdü. Sigara tiryakilerinin öksürüşüydü bu.


sigaracı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sigara satan kimse


sigaracılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sigaracı olma durumu