pis pis düşünmek

Anlamı:

1. derin ve üzüntülü düşünceye dalmak

pis pis gülmek (veya sırıtmak)

Anlamı:

1. başkalarını kızdıracak, sinirlendirecek biçimde gülmek

pis söz

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ayıp sayılan veya hakaret olarak kabul edilen, yakışık almayan söz, pis lakırtı

pis su

İlgili Kelimeler:

pis su borusu, pis su tesisatı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kirlenmiş su

2. Ayakyolu, banyo, mutfak vb. yerlerden gelen kirlenmiş, suların karışımı, lağım suyu

pis su borusu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İçinde pis su ve pisliklerin aktığı boru

pis su tesisatı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pis suları yapıdan dışarı taşıyan boru ağı

pisboğaz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Eline geçeni zamansız ve ayırt etmeden yiyen (kimse)

Örnek:

1. Demek ki küçük kız son derece pisboğaz olmasına rağmen bu paraları yemeyip biriktirmiş.

1. Demek ki küçük kız son derece pisboğaz olmasına rağmen bu paraları yemeyip biriktirmiş.

Telaffuz : pi'sboğaz

pisboğazlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pisboğaz olma durumu

2. Pisboğaza yakışır davranış

pişdar

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , askerlik , askerlik , isim , isim , eskimiş , eskimiş , askerlik , askerlik , Öncü

2. Öncülük eden, önde giden kimse

Örnek:

1. Pişdarlarımız son dağların üstünden İzmir'e bakıyor.

1. Pişdarlarımız son dağların üstünden İzmir'e bakıyor.

Lisan : Farsça pīşdār

Telaffuz : pi:şda:rı

pişeğen

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kolay pişen

Örnek:

1. Pişeğen fasulye. Pişeğen nohut.

1. Pişeğen fasulye. Pişeğen nohut.

pişek

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Pişeğen

Pişekâr

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Orta oyununda Kavuklu ile karşılıklı konuşarak oyunu açan kimse

Özel: Evet

Lisan : Farsça pişekār

Telaffuz : pi:şekâ:rı

Pişekârlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pişakârın yaptığı iş

pisi

İlgili Kelimeler:

pisi balığı, pisi pisi, pisipisi otu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çocuk dilinde kedi

pisi

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Pisi balığı

Lisan : Rumca

pişi

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Mayalı hamurdan yapılan, yağda kızartılarak pişirilen bir yiyecek türü

Örnek:

1. Şepit ekmekleri ve pişiler som altın gibi değerli; sarılmış düzülmüş, yol azığı diye ayrılmıştı.

1. Şepit ekmekleri ve pişiler som altın gibi değerli; sarılmış düzülmüş, yol azığı diye ayrılmıştı.

pisi balığı

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kemikli balıklardan, uzunluğu 40 santimetre kadar olan, sırtı pürtüklü, esmer renkli, yassı bir tür balık, pisi (Limanda limanda)

pisi pisi

Anlamı:

1. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , Kedileri çağırmak için kullanılan bir seslenme sözü

pisi pisine

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Boş yere, boşuna

Örnek:

1. Kambur, küfrederek mektubu yırttı. Pisi pisine pul parası vermişti.

1. Kambur, küfrederek mektubu yırttı. Pisi pisine pul parası vermişti.

pisik

Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Kedi

pişik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Apış arası, koltuk altı gibi tenin birbirine sürtünen yerlerinde ter, idrar veya dışkının yakmasıyla oluşan kızartı

pisik otu

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Çok yıllık, 25-50 santimetre yüksekliğinde, kokusu kuvvetli, koyu mor çiçekli, yaprakları çorba ve yemeklere koku vermek için kullanılan otsu bir bitki, nezle otu (Nepeta racemosa)

pişim

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pişme işi

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Pişirim

pisin

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yüzme havuzu

Örnek:

1. Sadece kıyıdaki lüks kulüpte bir pisin vardı.

1. Sadece kıyıdaki lüks kulüpte bir pisin vardı.

Lisan : Fransızca piscine

pisipisi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çocuk dilinde kedi

2. Halk oyunu oynarken giyilen, üzeri tüylü özel ayakkabı