92406 kayıt bulundu.
1. -i , -i , -i , -i , Rastgele vurarak dövmek
1. Babam yerinden fırlayıp beni bir iyi pataklayacak sanıyordum.
1. Babam yerinden fırlayıp beni bir iyi pataklayacak sanıyordum.
1. -i , -i , -i , -i , Pataklama ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Pataklamaya gücü yetmek
1. isim , isim , isim , isim , Yüz ve boyundaki bozuklukları ve pürüzleri gideren pudra ile fondöten karışımı bir madde
Lisan : Fransızca patecrème
1. isim , isim , mineraloji , mineraloji , isim , isim , mineraloji , mineraloji , Lüle taşı
1. isim , isim , denizcilik , denizcilik , isim , isim , denizcilik , denizcilik , Her iki küreği bir kişi tarafından çekilen, birden üç çifteye kadar savaş gemisi sandalı
Lisan : İtalyanca battella
Telaffuz : pata'lya
patates böceği, patates çorbası, patates köftesi, patates püresi, patates salatası, patates sufle
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Patlıcangillerden, yaprakları ve sürgünleri acı bir bitki (Solanum tuberosum)
2. Bu bitkinin toprak altında oluşan, nişastası çok, yenebilen yumruları
Lisan : Rumca
Telaffuz : pata'tes
1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Patates ve patlıcangillere dadanan sarı ve kızıl renkli böcek
1. isim , isim , isim , isim , Patates, salça, tereyağı, nane ve kırmızıbiber karışımının pişirilmesiyle yapılan bir çorba türü
1. isim , isim , isim , isim , Haşlanmış ve rendelenmiş patates, bayat ekmek içi, rendelenmiş kaşar peyniri, yumurta, maydanoz, tuz ve biber karışımının köfte biçiminde fırında pişirilmesiyle yapılan bir yemek türü
1. Akşamdan tabağın içinde kalmış bir patates köftesini ağzına atarken tam da o sırada kocası giriverdi mutfağa.
1. Akşamdan tabağın içinde kalmış bir patates köftesini ağzına atarken tam da o sırada kocası giriverdi mutfağa.
1. isim , isim , isim , isim , Haşlanmış ve ezilmiş patatesi süt, yağ ve et suyu ile karıştırarak elde edilen yiyecek
1. isim , isim , isim , isim , Haşlanmış ve doğranmış patateslere, soğan, nane, reyhan karışımının eklenmesinden sonra yağ, limon suyu, tuz ve baharatla hazırlanan bir salata türü
1. isim , isim , isim , isim , Yumurta çırpıldıktan sonra patates ezmesi karıştırılarak kabarıncaya kadar pişirilen yemek
1. Patates sufle olacak, İngiliz sosunu da unutma.
1. Patates sufle olacak, İngiliz sosunu da unutma.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Patatesi andıran, patatese benzeyen, patates gibi
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İçinde patates olan, patatesle yapılmış
1. Sonra kızarmış patatesli sığır etini kesmeye koyuldu.
1. Sonra kızarmış patatesli sığır etini kesmeye koyuldu.
2. isim , isim , isim , isim , İçinde patates bulunan gözleme, börek, pide vb. hamur işleri
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sözlerinin nereye varacağını düşünmeden saygısızca konuşan, davranışlarına dikkat etmeyen (kimse)
1. Münire'nin bazı patavatsız cümlelerini dudaklarını sıkarak bir dinleyişi vardı.
1. Münire'nin bazı patavatsız cümlelerini dudaklarını sıkarak bir dinleyişi vardı.
1. patavatsız bir biçimde davranmak
1. Affedersiniz, galiba patavatsızlık ettim, böyle konuşmamalıydım.
1. Affedersiniz, galiba patavatsızlık ettim, böyle konuşmamalıydım.
buz pateni
1. isim , isim , isim , isim , Buz üstünde kaymak için kullanılan, çoğunlukla tabanına, dar uzun bir çelik takılı ayakkabı
2. Bu ayakkabının düz yerlerde kaymakta kullanılan tekerlekli türü
3. Halk oyunlarında yan yana, art arda, sırt sırta duruşlardan oluşan çizgi ve daire biçimleri ile oyuncuların sahne üzerinde dağılarak oluşturdukları şekil veya düzen
Lisan : Fransızca patin