Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
pancarcı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pancar yetiştiren ve satan kimse


pancarcılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pancarcının işi


pancarlaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Pancarlaşmak durumu


pancarlaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Pancar rengini almak

Örnek:

1. Tendeki kan artınca yüz pancarlaşıyor.

1. Tendeki kan artınca yüz pancarlaşıyor.


panda
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Etçillerden, Avustralya ile Himalaya ormanlarında yaşayan, tüyleri sık ve pas renginde, karnı, bacakları kara, postu beğenilen bir hayvan (Ailurus fulgens)

2. Çin'de yaşayan, ayı iriliğinde, siyah beyaz renkli otçul bir hayvan (Ailuropoda melanoleuca)


Lisan : Fransızca panda

Telaffuz : pa'nda

pandantif
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnce bir zincirle boyna takılan değerli takı

Örnek:

1. Açık boyundaki iri zümrüt taşlı platin pandantifine, elindeki büyük altın çantaya bakarak şaşıyordu.

1. Açık boyundaki iri zümrüt taşlı platin pandantifine, elindeki büyük altın çantaya bakarak şaşıyordu.


Lisan : Fransızca pendentif

pandik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , `Elle sarkıntılık etmek`anlamındaki pandik atmak ve `elle sarkıntılığa uğramak` anlamındaki pandik yemek deyimlerinde geçen bir söz


Lisan : Rumca

pandispanya

İlgili Kelimeler:

pandispanya gazetesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yumurta katılarak yapılan şekerli, kabarık, yumuşak bir pasta türü

Örnek:

1. Karşısına kendi çay fincanını yerleştirdi, kocaman bir pandispanyayı fincana batırarak yemeye koyuldu.

1. Karşısına kendi çay fincanını yerleştirdi, kocaman bir pandispanyayı fincana batırarak yemeye koyuldu.


Lisan : İtalyanca pan di Spagna

Telaffuz : pandispa'nya

pandispanya gazetesi
Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Uydurulmuş hikâyeler, yalanlar


pandomim
Anlamı:

1. tiyatro , tiyatro , tiyatro , tiyatro , Sözsüz oyun

Örnek:

1. Konuşmayarak, bağırmayarak yapılan şeyin ismine pandomim denilir.

1. Konuşmayarak, bağırmayarak yapılan şeyin ismine pandomim denilir.


Lisan : Fransızca pantomime

Telaffuz : pandomi'm

pandomim kopmak
Anlamı:

1. izleyenler için eğlendirici bir kavga çıkmak


pandül
Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Sarkaç


Lisan : Fransızca pendule

panel

İlgili Kelimeler:

panel köprü, güneş paneli

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Açık oturum

2. Yerleştirileceği yüzeyin bir bölümüne uyan, çoğunlukla dikdörtgen biçiminde düzgün parça


Lisan : Fransızca panel

panel köprü
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aşılacak bir engelin bir yanında oluşturularak öbür yana ulaşımı sağlayan, taşıyıcı küçük elemanlardan oluşan köprü


panelist
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Panelde konuşmacı olan kimse


Lisan : Fransızca paneliste

paniğe kapılmak
Anlamı:

1. çok korkmak

Örnek:

1. Kendisi ile birlikte gelemeyeceğini anlayınca tam bir paniğe kapıldı.

1. Kendisi ile birlikte gelemeyeceğini anlayınca tam bir paniğe kapıldı.

2. ne yapacağını bilememek


paniğe vermek
Anlamı:

1. büyük bir dehşete düşürmek, çok korkutmak


panik

İlgili Kelimeler:

panikatak

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ani dehşet duygusu, büyük korku, ürkü


Lisan : Fransızca panique

panik olmak
Anlamı:

1. büyük korku yaratan bir olay birdenbire ortaya çıkmak


panik yaratmak
Anlamı:

1. korku, dehşet uyandırmak


panikatak
Anlamı:

1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Aşırı korku, heyecan dolayısıyla saldırgan, telaşlı davranışta bulunma veya içine kapanma


Lisan : İngilizce panic attack

Telaffuz : pani'katak

panikleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Paniklemek işi


paniklemek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Paniğe kapılmak


panikletme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Panikletmek işi


panikletmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Panikleme işini yaptırmak