Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
osuruş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Osurma işi


ot

İlgili Kelimeler:

otobur, otyiyenler, acı ot, karacaot, sütlü ot, abdestbozan otu, adamotu, ağı otu, ağızotu, altın otu, andız otu, ardıç otu, avcı otu, ayrık otu, bağırsak otu, balık otu, bambul otu, ban otu, basur otu, beşparmak otu, bit otu, boğan otu, boy otu, burun otu, canavar otu, ciğer otu, çalgıcı otu, çayır otu, çiriş otu, çivit otu, çöreotu, çörek otu, dağ dalak otu, dalak otu, danakıran otu, deli otu, dereotu, dilotu, diş otu, dolama otu, dolma otu, domuz ayrık otu, domuz otu, dulaptal otu, dulavrat otu, eğir otu, eğrelti otu, engerek otu, esrar otu, eşek otu, evliya otu, fare otu, fıtık otu, gebre otu, gelin otu, geyik otu, göbek otu, güzelavrat otu, hamam otu, hasır otu, horozcuk otu, İdris otu, imparator otu, kabakulak otu, kanarya otu, kandıra otu, kan otu, kartallı eğrelti otu, kasık otu, kaşık otu, kedi otu, kelebek otu, kene otu, kıl otu, kırlangıç otu, kokulu çayır otu, kovan otu, koyun otu, kuduz otu, kum otu, kurbağa otu, kurşun otu, kuş otu, küstüm otu, limon otu, lohusa otu, marsıvan otu, mayasıl otu, melek otu, mercan otu, meyhaneci otu, misk otu, mübarek otu, nevruz otu, nezle otu, oğul otu, Oltu otu, ökse otu, öksürük otu, ölmez otu, pamuk otu, panzehir otu, pelin otu, pire otu, pisik otu, pisipisi otu, sabun otu, sakar otu, sancı otu, sarımsak otu, sedef otu, selam otu, semizotu, sıçanotu, sıraca otu, siğil otu, sinir otu, solucan otu, sökü otu, süpürge otu, süt otu, şerbetçi otu, şeytan otu, şifa otu, tarak otu, taşkıran otu, tavşancıl otu, turp otu, tükürük otu, türüz otu, tüylü dalak otu, uyuz otu, yakı otu, yapışkan otu, yara otu, yavşan otu, yoğurt otu, yüksük otu, zemberek otu, zembil otu, ciğer otları, sinir otları

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Toprak üstündeki bölümleri odunlaşmayıp yumuşak kalan, ilkbaharda bitip bir iki mevsim sonra kuruyan küçük bitkiler

Örnek:

1. Etrafımızda uzun otlar, yalçın kayalar vardı.

1. Etrafımızda uzun otlar, yalçın kayalar vardı.

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu bitkilerle yapılmış veya bu bitkilerle doldurulmuş

Örnek:

1. Ranzalardan birinin üst yatağında bir ot şilte üzerinde, soyunmadan uzanan ve iki eli ensesinin altında düşünen ben.

1. Ranzalardan birinin üst yatağında bir ot şilte üzerinde, soyunmadan uzanan ve iki eli ensesinin altında düşünen ben.

3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Zehir

4. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , İlaç

5. argo , argo , argo , argo , Esrar


ot gibi
Anlamı:

1. bilgisiz, görgüsüz, değersiz olan

2. amaçsız, zevk almadan (yaşamak)


ot gibi yaşamak
Anlamı:

1. amaçsız, beklentisiz gün geçirmek


ot tutunmak
Anlamı:

1. vücuttaki istenmeyen kılları düşürmek için ilaç sürünmek


ot yoldurmak
Anlamı:

1. çok zor bir iş gördürmek, çok uğraştırmak


Ön Takı : (birine)

otacı
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Çeşitli bitkilerle tedavi uygulayan kişiler için halk arasında hekim veya eczacı anlamında kullanılan bir unvan


otacılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otacının yaptığı iş


otağ
Anlamı:

1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Büyük ve süslü çadır, çerge


otağcı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otağ yapan veya satan kimse

2. tarih , tarih , tarih , tarih , Orduda otağ kuran er


otağcılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otağcı olma durumu


otalama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otalamak işi


otalamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , Zehirlemek, ağılamak

2. Otamak


otama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otamak işi, tedavi


otamak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , Bitkinin yaprak veya köklerini vererek hastalığı iyi etmeye çalışmak, tedavi etmek


ötanazi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ölme hakkı


Lisan : Fransızca euthanasie

otantik
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Eskiden beri mevcut olan özelliklerini taşıyan, orijinal

Örnek:

1. Otantik bir kıyafet.

1. Otantik bir kıyafet.


Lisan : Fransızca authentique

otantiklik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otantik olma durumu


otarma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otarmak işi


otarmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , -i , -i , halk ağzında , halk ağzında , Otlatmak


otarsi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir ülkede ekonomik alandaki gereksinimleri kendi kendine karşılamaya yönelen tutum


Lisan : Fransızca autarcie

otçu
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Köylerde hekimlik yapan kimse

Örnek:

1. Sonbahar sonları olduğu için orada ancak iki ihtiyar otçu ile bir bahçıvan iskambil oynuyorlardı.

1. Sonbahar sonları olduğu için orada ancak iki ihtiyar otçu ile bir bahçıvan iskambil oynuyorlardı.


otçul
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , sıfat , sıfat , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Otobur


otçullar
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Bitki yiyerek beslenen canlılar, otoburlar


otçulluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Otoburluk