92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Bir söz veya düşüncede direnen, ayak direyen (kimse)
Lisan : Arapça muṣirr
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Yazı ile bildiren, haber veren
2. isim , isim , teknik , teknik , isim , isim , teknik , teknik , Taşıtlarda motorun ısı durumunu göstergeye yansıtan araç
3. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Gösterge
Lisan : Arapça muşʿir
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Mareşal
1. Sakarya zaferi ile gazi ve müşir Mustafa Kemal Paşa tam otoritesini elde etmiştir.
1. Sakarya zaferi ile gazi ve müşir Mustafa Kemal Paşa tam otoritesini elde etmiştir.
Lisan : Arapça muşīr
Telaffuz : müşi:r
muska böreği
1. isim , isim , isim , isim , İçinde dinsel veya büyüleyici bir gücün saklı olduğu sanılan, taşıyanı, takanı veya sahip olanı zararlı etkilerden koruyup iyilik getirdiğine inanılan bir nesne, yazılı kâğıt vb., hamaylı
1. İnsan, üstünde tercihen boynunda mutlaka bir muska taşımalıydı.
1. İnsan, üstünde tercihen boynunda mutlaka bir muska taşımalıydı.
2. Üçgen biçiminde katlanmış olan şey
Lisan : Arapça nusḫa
Telaffuz : mu'ska
1. isim , isim , isim , isim , İçine peynir, kıyma vb. konularak üçgen biçiminde katlanan bir börek türü
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Sarhoş eden şeyler, alkollü içkiler
Lisan : Arapça muskirāt
Telaffuz : müskira:tı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güç, zor, çetin
1. Mektubunuzu aldım, çok müşkül olan sualinize hatıralarımı yoklayarak cevap vermeye çalışacağım.
1. Mektubunuzu aldım, çok müşkül olan sualinize hatıralarımı yoklayarak cevap vermeye çalışacağım.
2. isim , isim , isim , isim , Engel, güçlük, zorluk
1. Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi.
1. Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi.
Lisan : Arapça muşkil
1. isim , isim , isim , isim , Güçlük, güçlükler, zorluklar
1. İtiraf edelim ki dünkü halkımız henüz sanata karşı hazırlıklı olmadığı için çok büyük müşkülata maruz kalıyordu.
1. İtiraf edelim ki dünkü halkımız henüz sanata karşı hazırlıklı olmadığı için çok büyük müşkülata maruz kalıyordu.
Lisan : Arapça muşkilāt
Telaffuz : müşküla:tı, l ince okunur
1. zorluk, güçlük içinde kalmak
1. Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz.
1. Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz.
1. yapmakta bulunduğu işi güçleştirecek durumlar yaratmak
1. Kaynanam olacak o kadın her türlü müşkülatı çıkarıyor.
1. Kaynanam olacak o kadın her türlü müşkülatı çıkarıyor.
Ön Takı : (birine)
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güçlüğü olan, zorluk içinde olan
1. Hey Allah'ım! Ben ne müşkülatlı bir mevkide kalmışım şimdi.
1. Hey Allah'ım! Ben ne müşkülatlı bir mevkide kalmışım şimdi.
1. isim , isim , isim , isim , Bağ bozumuna yakın bir zamanda yetişen, kalınca kabuklu, iri ve uzun taneli bir üzüm
Telaffuz : mü'şküle
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Müşkül duruma girmek, güçleşmek, zorlaşmak
1. Fırkayı kurmak son derece müşkülleşir.
1. Fırkayı kurmak son derece müşkülleşir.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güçbeğenir
2. Bir işi yapmamak için türlü bahaneler uyduran
Lisan : Arapça muşkil + Farsça -pesend
1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Barışçı bir yolla
Lisan : Arapça muṣliḥ + Farsça -āne
Telaffuz : musliha:ne
1. isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , isim , isim , din bilgisi , din bilgisi , Müslüman
Özel: Evet
Lisan : Arapça muslim
1. isim , isim , isim , isim , Sık dokunmuş, parlak, ince, yumuşak bir kumaş türü
1. Bir bebek yatağı hazırlar gibi özene bezene muslinlerle süslemiştim.
1. Bir bebek yatağı hazırlar gibi özene bezene muslinlerle süslemiştim.
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu kumaştan yapılan
1. Muslin yaşmaklı sultanlar, yaldızlı arabalar Beyoğlu'nda piyasa ediyorlar.
1. Muslin yaşmaklı sultanlar, yaldızlı arabalar Beyoğlu'nda piyasa ediyorlar.
Lisan : Fransızca mousseline