Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
madalyalı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Madalya almış olan


madalyasız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Madalya almamış olan


madalyasızlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Madalyasız olma durumu


madalyon
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boyna zincirle takılan, genellikle değerli metalden yapılmış, içine küçük resim gibi şeyler konulan, türlü biçimde süs eşyası


Lisan : Fransızca médaillon

madalyoncu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Madalyon yapan veya satan kimse


madalyonculuk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Madalyoncunun yaptığı iş


madalyonun ters tarafı (veya tersi veya arka yüzü)
Anlamı:

1. `olumlu bir iş, bir durum veya bir olayın düşünülmesi, hesaba katılması gereken olumsuz yönü` anlamında kullanılan bir söz


madam
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Fransa'da evli kadınlara verilen san, madama

2. Türkiye'de Müslüman olmayan evli kadın, madama


Lisan : Fransızca madame

madama
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Madam

Örnek:

1. Zeminden yükselirken binen hanımlarda ve madamalarda ciyak ciyak feryatlar.

1. Zeminden yükselirken binen hanımlarda ve madamalarda ciyak ciyak feryatlar.


Lisan : Fransızca madame

madara
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , argo , argo , sıfat , sıfat , argo , argo , Kötü, sevimsiz


Lisan : Farsça madara

madara etmek
Anlamı:

1. kötü duruma düşürmek

2. yalanını, yanlışını çıkarmak


madara olmak
Anlamı:

1. kötü duruma düşmek

2. yalanı, yanlışı ortaya çıkmak


madaralaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Madaralaşmak işi


madaralaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Madara durumunda olmak


madaralık
Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Madara olma durumu


madde

İlgili Kelimeler:

madde başı, madde madde_icerik, ak madde_icerik, boyar madde_icerik, boz madde_icerik, etken madde_icerik, etkili madde_icerik, geçici madde_icerik, ham madde_icerik, kozmik madde_icerik, uyuşturucu madde_icerik, yardımcı madde_icerik, dolgu maddesi, kanun maddesi, katkı maddesi, tekel maddesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duyularla algılanabilen nesne

2. Bir cismi oluşturan öge, öz(I)

Örnek:

1. Cam yapmak için silisli maddeler kullanılır.

1. Cam yapmak için silisli maddeler kullanılır.

3. Yasa, sözleşme, antlaşma vb. metinlerde, her biri başlı başına bir yargı getiren ve çoğu kez rakamla belirtilen bölüm

Örnek:

1. Kanun tatbikatında merhamet bilmez. Suçları maddeleriyle ölçer. Hükmünü verir, çarpar.

1. Kanun tatbikatında merhamet bilmez. Suçları maddeleriyle ölçer. Hükmünü verir, çarpar.

4. Sözlük ve ansiklopedilerde tanımlanan, anlatılan kelime, ad veya konulardan her biri

Örnek:

1. Bir uzmanla buluşacağı zaman ansiklopediyi açar, o konuyla ilgili maddeyi okur.

1. Bir uzmanla buluşacağı zaman ansiklopediyi açar, o konuyla ilgili maddeyi okur.

5. Para, mal vb. ile ilgili şey

Örnek:

1. Maddeye önem vermek.

1. Maddeye önem vermek.

6. Kendi içinde bütünlüğü olan anlatım

7. fizik , fizik , fizik , fizik , Boşlukta yer kaplayan, bir kütlesi olan her türlü varlık, özdek

8. kimya , kimya , kimya , kimya , Molekül


Lisan : Arapça mādde

madde başı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sözlük yapma düzeninde başlı başına bir anlam ifade eden ve siyah olarak yazılan, tanımı verilen sözlük birimi


madde madde
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Maddeler hâlinde sıralayarak


maddeci

İlgili Kelimeler:

tarihî maddeci

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Para, mal vb.ne çok önem veren kimse

2. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Maddecilikten yana olan (kimse veya görüş), özdekçi, materyalist

Örnek:

1. Filozof bu somut, bu maddeci görüşten sıyıramıyor kendini.

1. Filozof bu somut, bu maddeci görüşten sıyıramıyor kendini.


maddecilik

İlgili Kelimeler:

tarihî maddecilik

Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Para, mal vb.ne çok önem verme

2. felsefe , felsefe , felsefe , felsefe , Dünyada, yalnızca maddenin varlığını kabul eden, Tanrı, ruh vb. manevi kavramları ret ve inkâr eden felsefi görüş, özdekçilik, materyalizm, materyalistlik


maddeleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Maddelemek işi


maddelemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Madde madde yazmak


maddeleşme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Maddeleşmek işi


maddeleşmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Madde durumuna gelmek

Örnek:

1. Kuvvetin ise hayatta maddeleşmiş timsali ancak paraydı.

1. Kuvvetin ise hayatta maddeleşmiş timsali ancak paraydı.


maddeleştirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Maddeleştirmek işi