long-play

Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , 343 uzunçalar

---

Lisan : İngilizce long-play

longa

Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Türk müziğinde yörük özellik taşıyan oyun havası

---

Lisan : İtalyanca longo

Telaffuz : lo'nga

longoz

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Deniz veya ırmaklarda birdenbire derinleşen yer

---

Lisan : Rumca

Telaffuz : l ince okunur

lop

Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Bir organın yuvarlak ve birbirinden ayrılmış parçalarından her biri

Örnek:

1. Sağ akciğerde üç, soldakinde iki lop vardır.

1. Sağ akciğerde üç, soldakinde iki lop vardır.

---

Lisan : Fransızca lobe

Telaffuz : l ince okunur

lop

İlgili Kelimeler:

lop et, lop incir, lop lop, lop yumurta

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yumuşak, yuvarlak ve irice

Örnek:

1. Lop et.

1. Lop et.

---

Telaffuz : l ince okunur

löp

İlgili Kelimeler:

löp löp

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İri ve yumuşak

---

lop et

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yağsız, iyi pişmiş, iri parça et

---

lop incir

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , İri ve yumuşak bir tür incir

---

lop lop

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , İri parçalar durumunda (yemek veya yutmak)

---

löp löp

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İri ve yumuşak

Örnek:

1. Delikanlı şişman, löp löp yanaklı, kara bıyıklı, güzel sesli idi.

1. Delikanlı şişman, löp löp yanaklı, kara bıyıklı, güzel sesli idi.

---

lop yumurta

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Suda çok kaynatılmış kabuklu yumurta, katı yumurta

---

lopçuk

İlgili Kelimeler:

akciğer lopçuğu

Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Küçük lop

Örnek:

1. Akciğer lopçuğu.

1. Akciğer lopçuğu.

---

loppadak

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Lop diye ses çıkararak

Örnek:

1. Et loppadak yere düştü.

1. Et loppadak yere düştü.

2. Koca dolmayı loppadak ağzına attı.

2. Koca dolmayı loppadak ağzına attı.

---

Telaffuz : lo'ppadak

lopur

İlgili Kelimeler:

lopur lopur

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyi yerken veya yutarken çıkan ses

---

löpür

İlgili Kelimeler:

löpür löpür

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyi yerken veya yutarken çıkan ses

---

lopur lopur

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , `Lopur` sesi çıkararak

Örnek:

1. Bir sepet inciri lopur lopur yiyiverdi.

1. Bir sepet inciri lopur lopur yiyiverdi.

---

löpür löpür

Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , `Löpür` sesi çıkararak

---

lor

İlgili Kelimeler:

soya loru

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir tür taze, yumuşak ve tuzsuz beyaz peynir

Örnek:

1. Teyzem iki dolu kaşık lora, günlük iki yumurta kırdı.

1. Teyzem iki dolu kaşık lora, günlük iki yumurta kırdı.

---

Lisan : Farsça lor

Telaffuz : l ince okunur

lorentiyum

Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Atom numarası 103 olan, kaliforniyum atomlarının bor çekirdekleriyle bombardımanından elde edilen yapma element (simgesi Lr)

---

Lisan : Fransızca lawrencium

Telaffuz : lore'ntiyum, l ince okunur

lort

İlgili Kelimeler:

Lortlar Kamarası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İngiltere'de babadan oğula veya ailenin ilk erkek kişisine geçen veya kral tarafından bağışlanan soyluluk unvanı

Örnek:

1. O sırada yaşlı bir lort beni pek sevdi.

1. O sırada yaşlı bir lort beni pek sevdi.

2. Lortlar Kamarası üyesi

3. mecaz , mecaz , halk ağzında , halk ağzında , mecaz , mecaz , halk ağzında , halk ağzında , Çok zengin kimse

4. mecaz , mecaz , halk ağzında , halk ağzında , mecaz , mecaz , halk ağzında , halk ağzında , Sükseli, kalantor, gösterişli kimse

Örnek:

1. O bildiğimiz doktor gitmiş, yerine bir lort gelmiş.

1. O bildiğimiz doktor gitmiş, yerine bir lort gelmiş.

---

Lisan : İngilizce lord

Telaffuz : l ince okunur

lort gibi

Anlamı:

1. rahat bir biçimde

Örnek:

1. Onların öyle lort gibi kurulup durduklarına bakmayın.

1. Onların öyle lort gibi kurulup durduklarına bakmayın.

---

lorta

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ayakkabı kalıbının çapı

Örnek:

1. Baş lorta. Orta lorta. Aşağı lorta.

1. Baş lorta. Orta lorta. Aşağı lorta.

---

Lisan : İtalyanca lorta

Telaffuz : lo'rta

Lortlar Kamarası

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İngiliz parlamentosunda senato

---

Özel: Evet

loş

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yeterince aydınlık olmayan, yarı karanlık, az ışık alan

Örnek:

1. İçeriye doğru gittiler, loş bir köşede, küçük bir masaya yerleştiler.

1. İçeriye doğru gittiler, loş bir köşede, küçük bir masaya yerleştiler.

2. Az aydınlatan (ışık)

---

lös

Anlamı:

1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , En çok vadilerde, yamaçlarda bulunan, kil ve kum karışımı, sarı renkli verimli balçık

---

Lisan : Almanca Löss