Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
kurdele takmak
Anlamı:

1. ilköğretimde belli bir konudaki başarıyı belirtmek üzere öğrenci giysisinin yakasına renkli, özel bir şerit takmak


kurdeleli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kurdelesi olan

Örnek:

1. Analarına cici kurdeleli armağanlar alıp onları öpücüklere boğan çocuklar...

1. Analarına cici kurdeleli armağanlar alıp onları öpücüklere boğan çocuklar...


kurdelesiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kurdelesi olmayan


kurdeşen
Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Deride çeşitli sebeplerle oluşan kaşıntılı döküntü, ürtiker


kürdi

İlgili Kelimeler:

kürdilihicazkâr, acemkürdi, arabankürdi, muhayyerkürdi

Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Klasik Türk müziğinde si bemol notasını andıran perde

2. Dügâh perdesindeki bir makam


Lisan : Arapça kurdī

Telaffuz : kürdi:

kürdilihicazkâr
Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Klasik Türk müziğinde, rast perdesinde bir makam


Telaffuz : kürdi:lihicazkâ:rı

kurdun adı yaman çıkmış, tilki vardır baş keser
Anlamı:

1. `öylesine sinsi ve kurnaz kimseler vardır ki adı zalime, haine ve kötüye çıkmış kimselerden daha tehlikelidirler` anlamında kullanılan bir söz


kurdun oğlu akıbet kurt olur
Anlamı:

1. `kişi sonunda kendi karakterini, aslını, düşüncesini atalarına benzer biçimde ortaya koyar` anlamında kullanılan bir söz

Örnek:

1. Kurdun oğlu akıbet kurt olur, demiş ve bu söz beş muallimin meslek ve ilim haysiyetine dokunmuştur.

1. Kurdun oğlu akıbet kurt olur, demiş ve bu söz beş muallimin meslek ve ilim haysiyetine dokunmuştur.


kurdunu (veya kurtlarını) dökmek (veya kırmak)
Anlamı:

1. çoktan beri özlediği bir şeyi bol bol yapıp hevesini almak

Örnek:

1. Daha sonra Paris'te kurtlarını dökmeye gelen her milletten insanlara rastladık.

1. Daha sonra Paris'te kurtlarını dökmeye gelen her milletten insanlara rastladık.


kurdurabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kurdurabilmek işi


kurdurabilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Kurdurma ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Kurdurma gücü bulunmak


kurdurma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kurdurmak işi


kurdurmak fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Kurma işini yaptırmak


kurdurtma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kurdurtmak işi


kurdurtmak fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Kurma işini yaptırmak


küre
Anlamı:

1. isim , isim , madencilik , madencilik , isim , isim , madencilik , madencilik , Madenci ocağı, maden fırını


küre

İlgili Kelimeler:

küre kuşağı, ağır küre, ateş küre, düzlem küre, güney küre, hava küre, ışık küre, kuzey küre, su küre, taş küre, yarı küre, yarım küre, yerküre, gök küresi

Anlamı:

1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Bütün noktaları merkezden aynı uzaklıkta bulunan bir yüzeyle sınırlı cisim

2. Yeryüzü, dünya

Örnek:

1. Ben de yıldızlar gibi, küre gibi, ben de yalnız ve herkese uzaktım.

1. Ben de yıldızlar gibi, küre gibi, ben de yalnız ve herkese uzaktım.


Lisan : Arapça kure

Küre
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri


Özel: Evet

Telaffuz : kü're

küre kuşağı
Anlamı:

1. isim , isim , coğrafya , coğrafya , isim , isim , coğrafya , coğrafya , Kuşak


kürek

İlgili Kelimeler:

kürek ayaklılar, kürek cezası, kürek kemiği, kürek kürek, alabanda kürek, çalakürek, macun küreği

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Toprak, kömür vb.ni bir yerden bir yere alıp atmaya, taşımaya yarayan ve yayvan bir bölümü, buna bağlı uzun bir sapı bulunan araç

Örnek:

1. Ölünün cesedi üstüne atılan birkaç kürek toprak gibi hatırası üzerine kapanan birkaç satır yazı!

1. Ölünün cesedi üstüne atılan birkaç kürek toprak gibi hatırası üzerine kapanan birkaç satır yazı!

2.

3. Kürek cezası


kürek ayaklılar
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Pelikanları, karabatakgilleri içine alan kuşlar takımı


kürek çekmek
Anlamı:

1. deniz teknesini yürütmek için küreği kullanmak

Örnek:

1. Sandalın içine hızla atıldıktan sonra kürekleri var kuvvetiyle çekerek meskûn adanın kömür iskelesine yanaştı.

1. Sandalın içine hızla atıldıktan sonra kürekleri var kuvvetiyle çekerek meskûn adanın kömür iskelesine yanaştı.


kürek cezası
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Gemilerde kürek çekme yoluyla uygulanan ceza

Örnek:

1. Bu on gün bana on senelik bir kürek cezası gibi geldi.

1. Bu on gün bana on senelik bir kürek cezası gibi geldi.


kürek kadar dili olmak
Anlamı:

1. pabuç kadar dili olmak


kürek kemiği
Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Omzun art bölümünde bulunan, üçgen biçiminde geniş ve ince kemik