antitoksin

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İçine giren toksinleri zararsız duruma getirmek için vücudun çıkardığı madde, antitoksik

Lisan : Fransızca antitoxine

Telaffuz : a'ntitoksin

antitonal

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , müzik , müzik , sıfat , sıfat , müzik , müzik , Tona uygun olmayan

Lisan : Fransızca antitonal

Telaffuz : a'ntitonal, l ince okunur

antiviral

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Virüsün çoğalmasını engelleyen

Lisan : Fransızca antiviral

Telaffuz : a'ntiviral, l ince okunur

antlaşma

İlgili Kelimeler:

saldırmazlık antlaşması

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İki veya daha çok devletin saldırmazlık, savaşta iş birliği vb. konularda kararlaştırdıkları ilkelere uygun davranmayı kabul etmeleri durumu, ahit, muahede, ahitleşme, pakt

2. Bu durumu belirten belge

antlaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , Antlaşma yapmak, ahitleşmek

antlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ant içmiş

2. Ant içirilmiş

antoloji

Anlamı:

1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Seçki

Örnek:

1. Üç ciltlik bir şiir antolojisi neşredilmişti.

1. Üç ciltlik bir şiir antolojisi neşredilmişti.

Lisan : Fransızca anthologie

Telaffuz : l ince okunur

antolojik

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Seçki ile ilgili

Lisan : Fransızca anthologique

Telaffuz : l ince okunur

antrakt

Anlamı:

1. isim , isim , sinema , sinema , tiyatro , tiyatro , isim , isim , sinema , sinema , tiyatro , tiyatro , Ara

Lisan : Fransızca entracte

antrasit

Anlamı:

1. isim , isim , madencilik , madencilik , isim , isim , madencilik , madencilik , Güçlükle tutuşan, koku, duman çıkarmadan büyük bir ısı vererek yanan bir taş kömürü türü

Lisan : Fransızca anthracite

antre

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Giriş

Örnek:

1. Bir müddet sonra her ikisi de büyük antreden çıkıp kaybolurlar.

1. Bir müddet sonra her ikisi de büyük antreden çıkıp kaybolurlar.

2. Başlangıç yemeği

Lisan : Fransızca entrée

Telaffuz : a'ntre

antrenman

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Alıştırma

Örnek:

1. Profesyonel boksörden, antrenman bahanesiyle senin karşında dayak yemek işime gelmiyor, kızım!

1. Profesyonel boksörden, antrenman bahanesiyle senin karşında dayak yemek işime gelmiyor, kızım!

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Herhangi bir konuda yapılan hazırlık

Lisan : Fransızca entraïnement

antrenman yapmak

Anlamı:

1. spor amacıyla çalışmak, alıştırma yapmak

antrenmanlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İdmanlı

antrenmanlılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İdmanlılık

antrenmansız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Antrenmanı olmayan, idmansız

antrenmansızlık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İdmansızlık

antrenör

İlgili Kelimeler:

başantrenör

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Çalıştırıcı

Lisan : Fransızca entraîneur

antrenörlü

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çalıştırıcılı

antrenörlük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çalıştırıcılık

antrenörsüz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çalıştırıcısız

antrenörsüzlük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Çalıştırıcısızlık

antrepo

Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Gümrüklere gelen ticari eşyanın konulduğu, korunduğu yer

Örnek:

1. Avrupalılar, Boğaziçi'nin böyle depo ve antrepolarla örülmesinden şikâyet ediyorlar.

1. Avrupalılar, Boğaziçi'nin böyle depo ve antrepolarla örülmesinden şikâyet ediyorlar.

Lisan : Fransızca entrepôt

Telaffuz : antre'po

antrepocu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Antrepo işleten kimse

2. Antrepoya bakan kimse

antrepoculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Antrepocunun yaptığı iş