Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
inekhane
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İneklerin barındığı yer


Lisan : Türkçe inek + Farsça ḫāne

Telaffuz : inekha:ne

inekleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İneklemek işi


ineklemek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , argo , argo , nesnesiz , nesnesiz , argo , argo , Çok çalışmak, ezberleyerek öğrenmek


inekli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İneği olan


ineklik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnek ahırı

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bönlük

3. argo , argo , argo , argo , Aşırı çalışmaya rağmen anlayamama durumu


infak
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Nafaka verip bir kimsenin geçimini sağlama


Lisan : Arapça infāḳ

Telaffuz : infa:kı

infaz

İlgili Kelimeler:

infaz masası, infaz memuru

Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Bir kararı, bir yargıyı yerine getirme, uygulama, yürütüm

Örnek:

1. İnfaza, vazifeli şahıslardan başka, kimse kabul edilemez.

1. İnfaza, vazifeli şahıslardan başka, kimse kabul edilemez.

2. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Birine sözünü geçirme


Lisan : Arapça infāẕ

Telaffuz : infa:zı

infaz etmek
Anlamı:

1. yargı kararını yerine getirmek, uygulamak


infaz masası
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Yargıca suçu sabit olan kişilerin yakalanarak haklarında verilmiş olan kararın yerine getirilmesini sağlayan güvenlik birimi


infaz memuru
Anlamı:

1. isim , isim , hukuk , hukuk , isim , isim , hukuk , hukuk , Yargıca suçu sabit olan kişilerin yakalanarak haklarında verilmiş olan kararın yerine getirilmesini sağlayan güvenlik memuru


infazcı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Öldürme veya cezalandırma işini yapan kimse


infazcılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , İnfazcının yaptığı iş


infial
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Birine içerleme, gücenme, kızgınlık duyma

2. Herhangi bir şeyden etkilenme

3. felsefe , felsefe , felsefe , felsefe , Edilgi


Lisan : Arapça infiʿāl

Telaffuz : infia:li

infial uyandırmak
Anlamı:

1. kızgınlığa yol açmak, öfke yaratmak


infiale kapılmak
Anlamı:

1. kızgınlık, öfke duymak


infilak
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güçlü bir biçimde patlama

Örnek:

1. Bazen en ehemmiyetsiz bir kıvılcım en müthiş bir infilaka sebep olur.

1. Bazen en ehemmiyetsiz bir kıvılcım en müthiş bir infilaka sebep olur.


Lisan : Arapça infilāḳ

Telaffuz : infila:kı, l ince okunur

infilak etmek
Anlamı:

1. patlamak

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , şiddetle ortaya çıkmak

Örnek:

1. Biraz sonra hiddet, birikmiş kin, kıskançlık birdenbire infilak etti.

1. Biraz sonra hiddet, birikmiş kin, kıskançlık birdenbire infilak etti.


infinitezimal
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , matematik , matematik , sıfat , sıfat , matematik , matematik , Sonsuz küçük nicelikleri inceleyen (matematik kolu)


Lisan : Fransızca infinitésimal

Telaffuz : l ince okunur

infirak
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ayrılma


Lisan : Arapça infirāḳ

Telaffuz : infira:kı

infirat
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Topluluktan ayrı durma


Lisan : Arapça infirād

Telaffuz : infira:dı

infiratçı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yalnızcı


infiratçılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yalnızcılık


infisah
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bozulma

2. Yürürlükten çıkma

3. Dağılma

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kokuşma


Lisan : Arapça infisāḫ

Telaffuz : infisa:hı

infisah etmek
Anlamı:

1. bozulmak

2. yürürlükten çıkmak

3. dağılmak

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , kokuşmak


informel

İlgili Kelimeler:

informel eğitim

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Biçimsel olmayan

2. Resmî olmayan


Lisan : Fransızca informel

Telaffuz : i'nformel