Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
gürültüsüz patırtısız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Rahat, sakin

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Rahat, sakin bir biçimde


gürültüsüzce
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Gürültüsüz bir biçimde

Örnek:

1. Önüne bakışlara, geri geri çekilişlere, gürültüsüzce ayağa kalkışlara, büyüklerin önlerine geçmeyişlere İstanbul terbiyesi denirdi.

1. Önüne bakışlara, geri geri çekilişlere, gürültüsüzce ayağa kalkışlara, büyüklerin önlerine geçmeyişlere İstanbul terbiyesi denirdi.


Telaffuz : gürültüsü'zce

gürültüsüzlük
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gürültüsüz olma durumu


gürültüye gelmek
Anlamı:

1. bir iş, bir düşünce vb. telaş ve karışıklığa rastlayarak ilgi çekmemek, üzerinde durulmamak


gürültüye getirmek (veya boğmak)
Anlamı:

1. bir işi, bir düşünceyi telaş ve karışıklık yüzünden ilgi çekmez duruma getirmek

2. söz kalabalığından, karışıklıktan yararlanarak istediğini elde etmek


gürültüye gitmek
Anlamı:

1. telaş ve karışıklığa rastlayarak değeri anlaşılmayıp unutulmak


gürültüye pabuç bırakmamak
Anlamı:

1. teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , patırtıya pabuç bırakmamak


gürültüye vermek
Anlamı:

1. telaş ve karışıklığa yol açmak


Ön Takı : (bir yeri)

Gürün
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sivas iline bağlı ilçelerden biri


Özel: Evet

Telaffuz : gü'rün

gurup

İlgili Kelimeler:

gurup rengi

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Ay, güneş, yıldız vb. gök cisimlerinin ufkun altına inmesi

2. Güneşin batması, batış

Örnek:

1. Git bu mevsimde gurup vakti Cihangir'den bak.

1. Git bu mevsimde gurup vakti Cihangir'den bak.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çökmeye, yok olmaya yüz tutma

Örnek:

1. Acaba bir medeniyetin gurubuna mı şahit oluyorduk?

1. Acaba bir medeniyetin gurubuna mı şahit oluyorduk?


Lisan : Arapça ġurūb

Telaffuz : guru:bu

gurup etmek
Anlamı:

1. güneş, batmak

Örnek:

1. Güneş kuru bir kütük ateşi gibi kımıldayan al alevler arasında gurup ediyordu.

1. Güneş kuru bir kütük ateşi gibi kımıldayan al alevler arasında gurup ediyordu.


gurup rengi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Turuncuya çalan kırmızı

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bu renkte olan


gurur
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kendini beğenme, büyüklenme, benlik, kibir

Örnek:

1. Aynı gururu, aynı gülünç itimadı aşkta da gösterirler.

1. Aynı gururu, aynı gülünç itimadı aşkta da gösterirler.

2. Övünme

Örnek:

1. Vatana gözyaşı döktünse eğer / Varlığın bu yüksek gururu anlar

1. Vatana gözyaşı döktünse eğer / Varlığın bu yüksek gururu anlar

3. Kurum, çalım


Lisan : Arapça ġurūr

Telaffuz : guru:ru

gurur duymak
Anlamı:

1. gururlanmak

Örnek:

1. Gençlerin bazıları entellerle birlikte olmaktan gurur duyduklarını söylüyorlar.

1. Gençlerin bazıları entellerle birlikte olmaktan gurur duyduklarını söylüyorlar.


gurur gelmek
Anlamı:

1. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , kurumlanmak


Ön Takı : (birine)

gurura kapılmak
Anlamı:

1. büyüklenmek, gururlanmak

Örnek:

1. Sataşmalarını artırıyor ve yersiz bir gurura kapılıyordu.

1. Sataşmalarını artırıyor ve yersiz bir gurura kapılıyordu.


gururlanabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gururlanabilmek durumu


gururlanabilmek fiil
Anlamı:

1. -le , -le , -den , -den , -le , -le , -den , -den , Gururlanma ihtimali veya imkânı bulunmak


gururlandırma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gururlandırmak işi


gururlandırmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Gururlanmasına yol açmak, gururlanmasını sağlamak


gururlanış
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gururlanma işi


gururlanma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gururlanmak işi


gururlanmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kendini beğenmek, büyüklenmek, kurumlanmak


gururlu
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kendi kişiliğine önem veren, onurlu, mağrur

Örnek:

1. Hâlet Efendi akıllı, iktidarlı, cerbezeli, gururlu, insafsız, garazkâr bir adamdı.

1. Hâlet Efendi akıllı, iktidarlı, cerbezeli, gururlu, insafsız, garazkâr bir adamdı.

2. Kurumlu, çalımlı

3. Kibirli


gururluca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Gururlu bir biçimde


Telaffuz : gururlu'ca