Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
geğirme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Geğirmek işi


geğirmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Midede toplanan gazı ağızdan sesli bir biçimde çıkarmak


geğirti
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Geğirme sırasında çıkan sesin adı


geğirtme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Geğirtmek işi


geğirtmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Geğirme işini yaptırmak


geğrek

İlgili Kelimeler:

geğrek batması

Anlamı:

1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Kaburganın alt yanında bulunan boşluklardan her biri

Örnek:

1. Kendi aralarında, bir hiç yüzünden, kıkır da kıkır gülerler. Gülmekten de geğrekleri ağrır.

1. Kendi aralarında, bir hiç yüzünden, kıkır da kıkır gülerler. Gülmekten de geğrekleri ağrır.


geğrek batması
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Geğrekte duyulan sancı


gehgeh
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , `Nöbetli bir hastalığa yakalanmak` anlamında kullanılan gehgeh tutmak deyiminde geçen bir söz

Örnek:

1. (Şeftali) O da ateşli hastalıklara birebir ama gehgeh tutana yani nöbetli hastalığa yakalananlara nice yüz kez bin bela getirir.

1. (Şeftali) O da ateşli hastalıklara birebir ama gehgeh tutana yani nöbetli hastalığa yakalananlara nice yüz kez bin bela getirir.


gel de (veya gelsin de)
Anlamı:

1. `elinde ise` anlamında kullanılan bir söz

Örnek:

1. Sen gel de bu işe kızma. Gelsin de bu işin içinden çıksın bakalım.

1. Sen gel de bu işe kızma. Gelsin de bu işin içinden çıksın bakalım.


gel demesi kolay ama git demesi güçtür
Anlamı:

1. `bir kimseyi işe almak, bir misafir çağırmak kolaydır ancak bir kimsenin işine son vermek, misafire git demek zordur` anlamında kullanılan bir söz


gel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme
Anlamı:

1. `çağrıldığın yere gitmekten çekinme, gelme denilen yere de gitme, orada sana ilgi göstermezler` anlamında kullanılan bir söz


gel keyfim gel
Anlamı:

1. büyük bir memnunluk ve alay anlatan bir söz

Örnek:

1. Oh, artık sabahın bu vaktinde güneş henüz doğarken bu serin harman yerinde, gel keyfim gel.

1. Oh, artık sabahın bu vaktinde güneş henüz doğarken bu serin harman yerinde, gel keyfim gel.


gel zaman git zaman
Anlamı:

1. `aradan oldukça uzun bir zaman geçtikten sonra` anlamında kullanılan bir söz

Örnek:

1. Gel zaman git zaman bu kadının bir kızı olmuş.

1. Gel zaman git zaman bu kadının bir kızı olmuş.


gelberi
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç

2. Tırmık

3. Harman döküntülerini toplamaya yarayan araç

4. Ağaç dallarını budamak için kullanılan eğri demir


Telaffuz : ge'lberi

gelberi etmek
Anlamı:

1. argo , argo , argo , argo , aşırmak, çalmak, kendine mal etmek


geldik yüze, çıktık düze
Anlamı:

1. `kasım ayından sonra gelen yüzüncü günde, 15 Şubat'ta kışın soğuk günleri geride kalır` anlamında kullanılan bir söz


gele
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar

Örnek:

1. Yine gele attın.

1. Yine gele attın.


gelebilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gelebilmek işi


gelebilmek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Gelme ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Sibirya'dan buraya nasıl gelebildiniz?

1. Sibirya'dan buraya nasıl gelebildiniz?

2. Gelmeye gücü yetmek


geleceği varsa göreceği de var
Anlamı:

1. `kötülük yapmaya kalkışacak olursa karşılığını elbette görür` anlamında kullanılan bir söz


gelecek

İlgili Kelimeler:

gelecek bilimi, gelecek zaman, gelecek zaman görünümü

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Daha gelmemiş, yaşanacak zaman, istikbal, ati

Örnek:

1. Bir eser bırakmadan geleceğe yadigâr / Bırakmışım kime ne, bırakmasam ne zarar

1. Bir eser bırakmadan geleceğe yadigâr / Bırakmışım kime ne, bırakmasam ne zarar

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Zaman bakımından ileride olması, gerçekleşmesi beklenen, müstakbel

Örnek:

1. Gelecek asırları tarihe bırakalım /Biz şimdi haritadan geçmişlere bakalım

1. Gelecek asırları tarihe bırakalım /Biz şimdi haritadan geçmişlere bakalım


gelecek bilimci
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gelecek bilimi ile uğraşan kimse, fütürolog


gelecek bilimi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Küresel bir perspektif içinde geleceği öngörmeye çalışan bilim, fütüroloji


gelecek bilimsel
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Gelecek bilimi ile ilgili, fütürolojik


gelecek vadetmek
Anlamı:

1. iyi şeyler olacağını önceden sezdirmek