aktör

İlgili Kelimeler:

başaktör

Anlamı:

1. isim , isim , sinema , sinema , tiyatro , tiyatro , isim , isim , sinema , sinema , tiyatro , tiyatro , Erkek oyuncu

Örnek:

1. En pişkin aktörler bile bizim kadar rollerini başaramazlar.

1. En pişkin aktörler bile bizim kadar rollerini başaramazlar.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Herhangi bir olayda etkisi veya katkısı olan kimse

Lisan : Fransızca acteur

aktöre

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ahlak

Örnek:

1. Artık gemisini kurtaran kaptan olacaktır, aktöre yozlaşması ve çöküntü başlar.

1. Artık gemisini kurtaran kaptan olacaktır, aktöre yozlaşması ve çöküntü başlar.

Telaffuz : a'ktöre

aktöreci

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Ahlakçı

aktörecilik

Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Ahlakçılık

aktöresel

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ahlaki

aktörlük

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Aktörün görevi, aktörün yaptığı iş

Örnek:

1. Tiyatro ve aktörlük onun için biçilmiş kaftandı.

1. Tiyatro ve aktörlük onun için biçilmiş kaftandı.

aktris

İlgili Kelimeler:

başaktris

Anlamı:

1. isim , isim , sinema , sinema , tiyatro , tiyatro , isim , isim , sinema , sinema , tiyatro , tiyatro , Kadın oyuncu

Örnek:

1. Matmazel, sizin mükemmel bir aktris olduğunuzu işitiyorum.

1. Matmazel, sizin mükemmel bir aktris olduğunuzu işitiyorum.

Lisan : Fransızca actrice

aktüalist

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Edimselci

Lisan : Fransızca actualiste

aktüalite

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güncellik

2. Günün olayı veya konusu

Lisan : Fransızca actualité

aktüalitesini kaybetmek

Anlamı:

1. güncelliğini yitirmek

aktüalizm

Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Edimselcilik

2. Kuvveden fiile geçmiş olan hâl

Lisan : Fransızca actualisme

aktüel

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Güncel

2. felsefe , felsefe , felsefe , felsefe , Edimsel

Lisan : Fransızca actuel

aktüelleşme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güncelleşme

aktüelleşmek fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Güncelleşmek

aktüelleştirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güncelleştirme

aktüelleştirmek fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Güncelleştirmek

aktüellik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Güncellik

aktüer

Anlamı:

1. isim , isim , ekonomi , ekonomi , isim , isim , ekonomi , ekonomi , İstatistiklere dayanarak sigorta primlerini, risklerini hesaplayan kimse

Lisan : Fransızca actuaire

aktüeryal

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , ekonomi , ekonomi , sıfat , sıfat , ekonomi , ekonomi , Sigorta risklerine ve istatistiklere dayanan

Lisan : Fransızca actuarial

Telaffuz : l ince okunur

aktutma

Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Albümin işeme

Telaffuz : a'ktutma

akü

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Akümülatör

akümülatör

Anlamı:

1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Elektrik enerjisini kimyasal enerji olarak depolayan, istenildiğinde bunu elektrik enerjisi olarak veren cihaz, akımtoplar, akü

Lisan : Fransızca accumulateur

Telaffuz : l ince okunur

akupunktur

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Vücudun belirli noktalarına genellikle altın iğne batırılarak yapılan tedavi

Lisan : Fransızca acupuncture, acuponcture

akupunkturcu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akupunktur yapan kimse

Örnek:

1. Almadığım uyku hapı, gitmediğim akupunkturcu, medyum kalmadı.

1. Almadığım uyku hapı, gitmediğim akupunkturcu, medyum kalmadı.

akupunkturculuk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akupunkturcunun yaptığı iş