akordeoncu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akordiyoncu

akordiyon

Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Üstündeki düğmelere veya tuşlara basarak metal dilcikleri titretme yolu ile çalınan körüklü, elde taşınabilir bir çalgı, akordeon, armonika

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kumaşlarda makine ile yapılmış kırma

Örnek:

1. Her adım atışında koyu lacivert akordiyon eteği hakikaten bir armonik gibi açılıp kapanıyordu.

1. Her adım atışında koyu lacivert akordiyon eteği hakikaten bir armonik gibi açılıp kapanıyordu.

Lisan : Fransızca accordéon

akordiyoncu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akordiyon çalan kimse, akordeoncu

akordu bozuk

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Akortsuz

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Uyumsuz davranışlarda bulunan

Akören

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Konya iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : a'kören

akort

İlgili Kelimeler:

akordu bozuk

Anlamı:

1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Bir çalgıda doğru ses vermesi için yapılan ayar, düzen

2. müzik , müzik , müzik , müzik , Armoniyi sağlayan seslerin birleşmesi

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Uyum, uyumluluk

Lisan : Fransızca accord

akort etmek

Anlamı:

1. çalgıların seslerini ayarlamak

akortçu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Piyano, org vb. müzik aletlerini ayarlamayı meslek edinmiş kimse

akortçuluk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akortçunun yaptığı iş

akortlama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akortlamak işi

akortlamak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Akort etmek

akortlanma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akortlanmak işi

akortlanmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Akortlama işi yapılmak

akortlatma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akortlatmak işi

akortlatmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Akortlama işini yaptırmak

akortlu

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Akordu olan, akort edilmiş

akortsuz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Akordu olmayan, akort edilmemiş, akordu bozuk

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Birbirini tutmayan, uyumsuz

akortsuzlaşma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akortsuzlaşmak durumu

akortsuzlaşmak fiil

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Akordu bozulmak

akortsuzlaştırma

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Akortsuzlaştırmak işi

akortsuzlaştırmak fiil

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Ses düzensizliği veya ayarsızlığı meydana getirmek

2. teknik , teknik , teknik , teknik , Radyoda bir ayar frekansında sapma meydana getirmek

akortsuzluk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Ses düzensizliği veya ayarsızlığı

2. teknik , teknik , teknik , teknik , Radyoda gerçek ayar frekansı ile doğru değeri arasındaki sapma

akpas

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Lahana, turp, şalgam, karnabahar vb. bitkilerin kök dışındaki bütün bölgelerine yerleşebilen, özellikle semizotugillerde karşılaşılan yosunumsu mantar (Albugo candida)

Telaffuz : a'kpas

akpelin

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Pelin

Telaffuz : a'kpelin

Akpınar

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kırşehir iline bağlı ilçelerden biri

Özel: Evet

Telaffuz : a'kpınar