Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
bitlenmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Üzerinde bit üremek

Örnek:

1. Bu kibar kıyafetli adamdan, öteki bitlenenler ve dayak yiyenlerden daha çok iğrenir oldu.

1. Bu kibar kıyafetli adamdan, öteki bitlenenler ve dayak yiyenlerden daha çok iğrenir oldu.


bitler

İlgili Kelimeler:

bitki bitleri, yaprak bitleri

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kanatlılar alt sınıfına giren, ağız yapıları sokup emmeye elverişli, memelilerde yaşayan ve kanla beslenen bir böcek takımı


bitli

İlgili Kelimeler:

bitli kokuş

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üstünde bit bulunan

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Cimri


bitli (veya kurtlu) baklanın da kör alıcısı olur
Anlamı:

1. `işe yaramaz da olsa her şeyin isteklisi bulunur` anlamında kullanılan bir söz


bitli kokuş
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , alay yollu , alay yollu , sıfat , sıfat , alay yollu , alay yollu , Üstü başı kirli, vücut temizliğine bakmayan (kadın)


Bitlis

İlgili Kelimeler:

Bitlis köftesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri


Özel: Evet

Telaffuz : bi'tlis

Bitlis köftesi
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yağsız kıyma veya pirinç ile köftelik bulgur, yağ, nar, yumurta ve baharat kullanılarak hazırlanan ceviz büyüklüğünde bir köfte türü


Bitlisli
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bitlis ilinden olan kimse


Özel: Evet

Bitlislilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bitlisli olma durumu


Özel: Evet

bitme

İlgili Kelimeler:

yerden bitme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bitmek işi, finiş


bitmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Bitki, tüy, saç vb. şeyler çıkıp yetişmek

Örnek:

1. Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda?

1. Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda?

2. Beklenmedik zamanda ortaya çıkmak

Örnek:

1. Aynı anda sahnenin her yerinde birden bitiyor, bir şarkıcıdan çok bir göz bağcıya benziyordu.

1. Aynı anda sahnenin her yerinde birden bitiyor, bir şarkıcıdan çok bir göz bağcıya benziyordu.


bitmek fiil

İlgili Kelimeler:

oldubitti, oldum bittim

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Tükenmek

Örnek:

1. Dün akşam param bitmişti.

1. Dün akşam param bitmişti.

2. Sona ermek

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çok yorulmak

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Güçsüz kalmak, çok zayıflamak

Örnek:

1. Biçare adam on günde limon sarısına dönmüş, incelmiş, bitmiş.

1. Biçare adam on günde limon sarısına dönmüş, incelmiş, bitmiş.

5. -e , -e , argo , argo , -e , -e , argo , argo , Çok sevmek, bayılmak, beğenmek

Örnek:

1. Buğulu bir sesi var. Ben böyle sese biterim.

1. Buğulu bir sesi var. Ben böyle sese biterim.


bitmek tükenmek bilmemek
Anlamı:

1. bir türlü sonu gelmemek, eksilmemek

Örnek:

1. Kendisine ikram edilen kahveyi içerken her nefes alış verişinde göğsündeki taşın o bitmek tükenmek bilmez takırtıları duyuluyordu.

1. Kendisine ikram edilen kahveyi içerken her nefes alış verişinde göğsündeki taşın o bitmek tükenmek bilmez takırtıları duyuluyordu.


bitmez (veya bitip) tükenmez
Anlamı:

1. bitmeyen, sonu gelmeyen, uçsuz bucaksız

Örnek:

1. Kırk yıl bana bitmez tükenmez çok uzun bir süre gibi görünürdü.

1. Kırk yıl bana bitmez tükenmez çok uzun bir süre gibi görünürdü.


bitmişi
Anlamı:

1. isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , isim , isim , halk ağzında , halk ağzında , Bir şeyin son fiyatı


bitnik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Genel davranışları ve hırpani giysileri ile toplum hayatından kopma eğilimi gösteren ve toplum dışında bir yaşantısı olan genç


Lisan : İngilizce beatnik

bitpazarı
Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Eski eşyanın alınıp satıldığı pazar


Telaffuz : bi'tpazarı

bittabi
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Doğal olarak, tabiatıyla, tabii, elbette

Örnek:

1. Buna, bittabi icabı gibi cevap verildi.

1. Buna, bittabi icabı gibi cevap verildi.


Lisan : Arapça bi'ṭ-ṭabʿ

Telaffuz : bi'ttabi:

bitter
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir tür acı bira

2. Bir tür ardıç rakısı

3. Acı çikolata


Lisan : Almanca Bitter

Telaffuz : bi'tter

bitüm
Anlamı:

1. isim , isim , jeoloji , jeoloji , isim , isim , jeoloji , jeoloji , Keskin bir koku, alev ve koyu duman çıkararak yanan, karbon ve hidrojen bakımından çok zengin doğal yakıt maddelerinin genel adı, yer sakızı

2. Yol kaplamasında, kâğıt ve çatıların su geçirmez duruma getirilmesinde, kömür tozundan briket yapımında vb. kullanılan, doğal ısıda katı, yoğunluğu bire yakın, koyu kestane renginde madde


Lisan : Fransızca bitume

bitümleme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bitümlemek işi


bitümlemek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Belirli bir kalınlıkta bitüm ile örtmek


bitümlü
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , İçinde bitüm bulunan

Örnek:

1. Bitümlü petrol.

1. Bitümlü petrol.

2. Bitümün bütün özelliklerini gösteren


bityeniği
Anlamı:

1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Bir işin gizli kalmış kötü ve aksak yanı, kuşkulu bir nokta, kurtyeniği

Örnek:

1. O zaman da denizde sakal ağartmış olanların çoğu bu işte bir bityeniği var diye işkillenmişler.

1. O zaman da denizde sakal ağartmış olanların çoğu bu işte bir bityeniği var diye işkillenmişler.


Telaffuz : bi'tyeniği

bivefa
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Vefasız


Lisan : Farsça bī + Arapça vefā

Telaffuz : bi:vefa: