Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
sorumlu tutmak
Anlamı:

1. sorumlu saymak, mesul olarak görmek

Örnek:

1. Belki bu matbaanın işi ama dergiler elimize ulaşmazsa sizi sorumlu tutarız.

1. Belki bu matbaanın işi ama dergiler elimize ulaşmazsa sizi sorumlu tutarız.


sorumluluk

İlgili Kelimeler:

sınırlı sorumluluk, sınırsız sorumluluk

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesi, sorum, mesuliyet

Örnek:

1. Babam bütün sorumluluğu üzerine aldı.

1. Babam bütün sorumluluğu üzerine aldı.


sorumluluk almak
Anlamı:

1. sorumluluk yüklenmek


sorumluluk düşmek
Anlamı:

1. sorumlu sayılmak, sorumlu olarak görülmek

Örnek:

1. Eskiciye düşen sorumluluk, tanıdık eşyaları sırtlayıp hiç tanımayanlara ulaştırmaktı.

1. Eskiciye düşen sorumluluk, tanıdık eşyaları sırtlayıp hiç tanımayanlara ulaştırmaktı.


Ön Takı : (birine)

sorumsuz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sorumlu olmayan, sorumluluk taşımayan, sorumluluk duygusu bulunmayan, düşünmeden hareket eden (kimse), mesuliyetsiz

Örnek:

1. Yer yer kayıtsız, cinsellikten müthiş tat alan, sorumsuz bir adam.

1. Yer yer kayıtsız, cinsellikten müthiş tat alan, sorumsuz bir adam.


sorumsuzca
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , Sorumsuz bir biçimde, mesuliyetsizce

Örnek:

1. İnsanlar, seyreden araçlara aldırmadan karşıdan karşıya sorumsuzca geçiyorlardı.

1. İnsanlar, seyreden araçlara aldırmadan karşıdan karşıya sorumsuzca geçiyorlardı.


Telaffuz : sorumsu'zca

sorumsuzlaşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sorumsuzlaşmak durumu


sorumsuzlaşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Sorumsuzca davranmak


sorumsuzluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sorumsuz olma durumu, mesuliyetsizlik

2. Sorumsuzca davranış, mesuliyetsizlik

Örnek:

1. Olur mu, efendim! Bu ne sorumsuzluktur, bu ne hafifliktir böyle?

1. Olur mu, efendim! Bu ne sorumsuzluktur, bu ne hafifliktir böyle?


sorun

İlgili Kelimeler:

beslenme sorunu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Araştırılıp öğrenilmesi, düşünülüp çözümlenmesi, bir sonuca bağlanması gereken durum, mesele, problem

Örnek:

1. Türkiye'ye gölge oyununun ne zaman ve nasıl girdiği sorunu üzerine çeşitli yorumlar bulunmaktadır.

1. Türkiye'ye gölge oyununun ne zaman ve nasıl girdiği sorunu üzerine çeşitli yorumlar bulunmaktadır.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Sıkıntı veren durum, dert


sorun çıkarmak
Anlamı:

1. üzüntü verecek veya içinden güç çıkılır bir durum yaratmak

Örnek:

1. İskemlesinde sıkıntıyla kıpırdanarak iç geçirdiğini duydum, sorun çıkarmaya başladığımı düşünüyordu.

1. İskemlesinde sıkıntıyla kıpırdanarak iç geçirdiğini duydum, sorun çıkarmaya başladığımı düşünüyordu.


sorun etmek
Anlamı:

1. dert etmek


sorun olmak
Anlamı:

1. dert olmak


sorunlu
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sorunu olan, meseleli, problemli


sorunluluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sorunlu olma durumu


sorunsal
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çözümü belli olmayan

2. Doğru olma ihtimali bulunmakla birlikte, şüphe uyandıran, kesin olmayan, problematik


sorunsallık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sorunsal olma durumu


sorunsuz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sorunu olmayan, meselesiz, problemsiz


sorunsuzluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sorunsuz olma durumu, meselesizlik, problemsizlik


soruş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sorma işi

Örnek:

1. Soruşum, soruşlarım kendim için değil, vallah kendim için değil.

1. Soruşum, soruşlarım kendim için değil, vallah kendim için değil.


soruşma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Soruşmak işi


soruşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , nesnesiz , nesnesiz , halk ağzında , halk ağzında , Kurumak

Örnek:

1. Derenin suyu soruştu.

1. Derenin suyu soruştu.

2. Çamaşır kurumaya başlamak


soruşmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Birine sormak


soruşturabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Soruşturabilmek işi


soruşturabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Soruşturma ihtimali veya imkânı bulunmak