92406 kayıt bulundu.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Ateşleme işine konu olmak
2. Vücut ısısı artmak
1. On iki yaşındaki kızı ateşlenip yatağa düşmüştü.
1. On iki yaşındaki kızı ateşlenip yatağa düşmüştü.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Coşmak, kızışmak, şiddetlenmek
1. Tartışma giderek daha da ateşlendi.
1. Tartışma giderek daha da ateşlendi.
1. hasta çok ateşli bir durumda olmak
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bir şeye fazlasıyla tutulmak
1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Ateşleme işini yaptırmak
1. Komutan cephaneliği ateşletti.
1. Komutan cephaneliği ateşletti.
1. -i , -i , -i , -i , Ateşleme ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Ateşlemeye gücü yetmek
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ateşleme niteliği olan (şey)
2. isim , isim , isim , isim , Patlayıcı maddeleri ateşlemekte kullanılan cihaz
ateşli ateşli, ateşli silah
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ateşi olan
1. Ateşli hasta.
1. Ateşli hasta.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Heyecanlı, coşkulu
1. Bu karanlık günler, senin gibi genç, ateşli, imanlı zabitlerin gayreti ile aydınlanacak.
1. Bu karanlık günler, senin gibi genç, ateşli, imanlı zabitlerin gayreti ile aydınlanacak.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Cinsel istekleri güçlü olan
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Yoğun ve heyecanlı bir biçimde
1. Uzun ve ateşli ateşli el sıkıştılar.
1. Uzun ve ateşli ateşli el sıkıştılar.
1. isim , isim , isim , isim , Patlayıcı madde aracı ile mermi atan top, tüfek vb. silah
1. isim , isim , isim , isim , Ateşli olma durumu
1. Yanlış bu derecelerin hepsi! O sıcaklık vücudumun ateşi değil, benim ateşliliğim.
1. Yanlış bu derecelerin hepsi! O sıcaklık vücudumun ateşi değil, benim ateşliliğim.
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ateşi olmayan, odsuz
1. Kıştan kalan ateşsiz mangalı el alışkanlığı neticesi birkaç kere karıştırdıktan sonra...
1. Kıştan kalan ateşsiz mangalı el alışkanlığı neticesi birkaç kere karıştırdıktan sonra...
1. isim , isim , isim , isim , Ateşsiz olma durumu
1. Kar, soğuk, yoksulluk, kömürsüzlük, ateşsizlik demektir çoğumuz için.
1. Kar, soğuk, yoksulluk, kömürsüzlük, ateşsizlik demektir çoğumuz için.
1. isim , isim , mecaz , mecaz , isim , isim , mecaz , mecaz , Acı, üzüntü veren, dayanılmaz, sıkıntılı durum
1. Biçilmiş kaftan galiba bana ateşten gömlek olacak.
1. Biçilmiş kaftan galiba bana ateşten gömlek olacak.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Atfetme işine konu olmak
Lisan : Arapça ʿaṭf + Türkçe edilmek
Telaffuz : a'tfedilmek