92406 kayıt bulundu.
1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Tekçi
Lisan : Fransızca moniste
1. isim , isim , fizik , fizik , teknik , teknik , isim , isim , fizik , fizik , teknik , teknik , Göstergeç
Lisan : Fransızca moniteur
1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Tekçilik
Lisan : Fransızca monisme
1. isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , Tek eşlilik
1. Dünyaya ilk defa olmak üzere monogaminin temel taşını vazettiler.
1. Dünyaya ilk defa olmak üzere monogaminin temel taşını vazettiler.
Lisan : Fransızca monogamie
1. isim , isim , isim , isim , Bilimsel alanlarda özel bir konu veya sorun üzerine yazılan inceleme
Lisan : Fransızca monographie
1. isim , isim , isim , isim , Tek gözde kaş ile yanak arasına sıkıştırılan, çerçevesiz ve tek camlı gözlük
Lisan : Fransızca monocle
1. isim , isim , tiyatro , tiyatro , isim , isim , tiyatro , tiyatro , Bir oyunda, kişilerden birinin kendi kendine yaptığı konuşma
2. tiyatro , tiyatro , tiyatro , tiyatro , Bir kişinin dinleyicilere anlattığı, genellikle güldüren olay
1. Sünnet çocuklarını eğlendiren orta oyunu fasılları arasında tuhaf monologlar söyleyerek cemaati eğlendirir.
1. Sünnet çocuklarını eğlendiren orta oyunu fasılları arasında tuhaf monologlar söyleyerek cemaati eğlendirir.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çevresindekilere fırsat vermeden bir kimsenin yaptığı konuşma
Lisan : Fransızca monologue
Telaffuz : l ince okunur
1. isim , isim , isim , isim , Tek bir raydan oluşan demir yolu
Lisan : Fransızca monorail
1. sıfat , sıfat , toplum bilimi , toplum bilimi , sıfat , sıfat , toplum bilimi , toplum bilimi , Tek tanrıcı
Lisan : Fransızca monothéiste
1. isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , isim , isim , toplum bilimi , toplum bilimi , Tek tanrıcılık
Lisan : Fransızca monothéisme
1. isim , isim , isim , isim , Harfleri ayrı ayrı dizip döken dizgi makinesi
Lisan : Fransızca monotype
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Monoton duruma gelmek
1. Dile kolaydı; o yandan bu yana hayatı monotonlaşmış, yirmi yılı inanılmaz bir sakinlik içinde geçirmişti.
1. Dile kolaydı; o yandan bu yana hayatı monotonlaşmış, yirmi yılı inanılmaz bir sakinlik içinde geçirmişti.
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Hristiyan prenslerine verilen unvan
2. Hristiyanlıkta yüksek aşamalı din adamlarına verilen unvan
Lisan : Fransızca mon seigneur
1. ünlem , ünlem , ünlem , ünlem , `Azizim, dostum` anlamında kullanılan bir seslenme sözü
2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Davranışlarında Batı özentisi içinde bulunan
Lisan : Fransızca monchère
1. isim , isim , isim , isim , Kumaştan veya deriden yapılan, genellikle belden kemerli, üstünde cepleri bulunan, gömlek, hırka vb. üzerine giyilen kısa, hafif giysi
1. isim , isim , sinema , sinema , televizyon , televizyon , isim , isim , sinema , sinema , televizyon , televizyon , Kurgu
2. Bir makine, cihaz veya mobilyanın parçalarını yerli yerine takma, monte
Lisan : Fransızca montage