92406 kayıt bulundu.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Arşive koyulma ihtimali bulunmak
1. -i , -i , -i , -i , Arşive koyma ihtimali veya imkânı bulunmak
2. Arşivlemeye gücü yetmek
3. Arşivleme becerisi bulunmak
arsız arsız, dayak arsızı, tokat arsızı
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Utanması, sıkılması olmayan, yılışık, yüzsüz (kimse)
1. Arsız ve aptal mahalle çocuğu rolüne çıkmıştı.
1. Arsız ve aptal mahalle çocuğu rolüne çıkmıştı.
2. Açgözlü davranan (kimse)
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kolayca üreyebilen (bitki)
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Utanmaz bir biçimde, yılışarak, sırnaşarak
1. Ara sıra mızıkayı durdurarak çalgıcılarla hatta ön sıradaki halkla arsız arsız konuşuyordu.
1. Ara sıra mızıkayı durdurarak çalgıcılarla hatta ön sıradaki halkla arsız arsız konuşuyordu.
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Arsız gibi, arsıza yakışan bir biçimde, arsızcasına
1. Fakat bu tavrını bir parça arsızca buluyordu.
1. Fakat bu tavrını bir parça arsızca buluyordu.
Telaffuz : arsı'zca
1. `arsız ne kadar ağır hakaret görse de aldırmaz, pişkinliğe vurur` anlamında kullanılan bir söz
1. isim , isim , isim , isim , Arsızlanmak işi
1. Etraftaki çocuklar gene arsızlanmaya başladılar.
1. Etraftaki çocuklar gene arsızlanmaya başladılar.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Arsızlaşma ihtimali veya imkânı bulunmak
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Arsız duruma gelmek
1. Yolculuk arkadaşlarınıza bir bakın: Cimri daha cimrileşecek, açgözlü daha arsızlaşacaktır.
1. Yolculuk arkadaşlarınıza bir bakın: Cimri daha cimrileşecek, açgözlü daha arsızlaşacaktır.
1. -i , -i , -i , -i , Arsız bir duruma getirmek, arsızlaşmasına yol açmak
1. isim , isim , isim , isim , Arsız olanın durumu veya arsıza yakışacak davranış, yılışıklık, sırnaşıklık
1. Üçünü birden almak arsızlığına kalkma. Pay edelim.
1. Üçünü birden almak arsızlığına kalkma. Pay edelim.