yumuşama

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yumuşamak işi

Örnek:

1. Yüzünde belli belirsiz bir yumuşama vardı.

1. Yüzünde belli belirsiz bir yumuşama vardı.

2. Dünyada soğuk savaş döneminden sonra stratejik silahların geliştirilmesiyle başlayan siyasal gerginliğin ortadan kaldırılması siyaseti, detant

3. dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , dil bilgisi , Sert ünsüzlerin yumuşak ünsüz veya sızıcı ünsüz oluşu, ötümlüleşme

Örnek:

1. Ekmek-e > ekmeğe, kabak-a > kabağa, yurt-a > yurda, borç-a > borca, dip-e > dibe.

1. Ekmek-e > ekmeğe, kabak-a > kabağa, yurt-a > yurda, borç-a > borca, dip-e > dibe.