yok pahasına, yok yere, yok yoksul, yok yılı, vara yoğa, varı yoğu, hiç yoktan
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bulunmayan, mevcut olmayan (nesne, kimse vb.), var karşıtı
2. isim , isim , isim , isim , Olmayan, bulunmayan şey
1. Sen yoktan anlamaz mısın?
1. Sen yoktan anlamaz mısın?
3. Yasak
1. İçki, sigara yok.
1. İçki, sigara yok.
4. edat , edat , edat , edat , `Hayır` anlamında kullanılan bir söz
1. Geldiler mi? -Yok, daha gelmediler.
1. Geldiler mi? -Yok, daha gelmediler.
5. bağlaç , bağlaç , bağlaç , bağlaç , Birbirine karşıt iki cümleden, ikincisinin başına getirilen bir söz
1. Verdiler, ne âlâ; yok vermediler, döner gelirsin.
1. Verdiler, ne âlâ; yok vermediler, döner gelirsin.
6. bağlaç , bağlaç , bağlaç , bağlaç , Birinin söylediği sözlerden genelde kuşkulanıldığında veya sözler hafifsendiğinde kullanılan bir söz
1. Yok kâğıdı kalmamış, yok mürekkebi iyi değilmiş, hasılı bir alay bahaneler!
1. Yok kâğıdı kalmamış, yok mürekkebi iyi değilmiş, hasılı bir alay bahaneler!
2. Yok ben seni adam ettim, yok haddini bil, yok üstümüze düşeni yapalım.
2. Yok ben seni adam ettim, yok haddini bil, yok üstümüze düşeni yapalım.
7. edat , edat , edat , edat , Savunulan bir düşünceyi doğrulayan sözün başına getirilir
1. Yok, doğrusu iyi adam, kim ne derse desin.
1. Yok, doğrusu iyi adam, kim ne derse desin.