1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Uymasını sağlamak
1. Gözlerini kilidi sökülmüş ve büyümüş anahtar deliğine uydurdu.
1. Gözlerini kilidi sökülmüş ve büyümüş anahtar deliğine uydurdu.
2. -i , -i , -i , -i , Hayal gücünden yararlanarak gerçek dışı bir şey söylemek, yakıştırmak
1. Terzinin kendi sözünü yanlış anlamış olduğu hikâyesini uydurmuş olmalıydı.
1. Terzinin kendi sözünü yanlış anlamış olduğu hikâyesini uydurmuş olmalıydı.
3. -i , -i , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , -i , -i , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , Elde etmek, sağlamak, bulmak
4. -i , -i , kaba konuşmada , kaba konuşmada , -i , -i , kaba konuşmada , kaba konuşmada , Cinsel birleşmede bulunmak, becermek