1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Titrer gibi dalgalanan, ince (kumaş, elbise)
1. Askılı, uzun, tiril tiril bir elbise giymişti.
1. Askılı, uzun, tiril tiril bir elbise giymişti.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Tertemiz
1. Tiril tiril beyazlar giyer, başına da geniş kenarlı bir hasır şapka geçirirdi.
1. Tiril tiril beyazlar giyer, başına da geniş kenarlı bir hasır şapka geçirirdi.
3. zarf , zarf , zarf , zarf , Tir tir
1. Dosyaları koltuğunun altına yerleştirirken hırsından tiril tiril titriyordu.
1. Dosyaları koltuğunun altına yerleştirirken hırsından tiril tiril titriyordu.