1. isim , isim , isim , isim , Tıkışık olma durumu
1. Sınırsız bir kazanç hırsının beton tıkışıklığı ile rezil ettiği Anadolu sahilinin böyle bir kurtarıcıya ihtiyacı vardı.
1. Sınırsız bir kazanç hırsının beton tıkışıklığı ile rezil ettiği Anadolu sahilinin böyle bir kurtarıcıya ihtiyacı vardı.
2. Bir yerde aşırı kalabalık olma durumu, izdiham
1. Tombul sevgilim hep gülümsüyor. Belki bu kadar tıkışıklık olmasa kalkıp yanıma da gelecek.
1. Tombul sevgilim hep gülümsüyor. Belki bu kadar tıkışıklık olmasa kalkıp yanıma da gelecek.