ticaret ataşesi, ticaret borsası, ticaret coğrafyası, ticaret filosu, ticaret gemisi, ticarethane, ticaret işletmesi, ticaret limanı, ticaret mahkemesi, ticaret merkezi, ticaret odası, ticaret sicili, dış ticaret, bavul ticareti, kadın ticareti, nüfuz ticareti
1. isim , isim , isim , isim , Ürün, mal vb. alım satımı
1. Ne ziraat ne ticaret için kâfi nüfus kaldı.
1. Ne ziraat ne ticaret için kâfi nüfus kaldı.
2. Kazanç amacıyla yürütülen alım satım etkinliği
1. Yolcuların çoğu çıkmış, artık ticareti dönüşe bıraktım.
1. Yolcuların çoğu çıkmış, artık ticareti dönüşe bıraktım.
3. Bu etkinlikle ilgili bilim
4. Alışveriş sonucu elde edilen, yararlanılan fiyat farkı, kâr
Lisan : Arapça ticāret
Telaffuz : tica:ret