tarz


İlgili Kelimeler:

bakış tarzı, hayat tarzı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr

Örnek:

1. Annesi o tarz yaşayıştan hoşlanır mı?

1. Annesi o tarz yaşayıştan hoşlanır mı?

2. Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi

Örnek:

1. Artık bu tarzda hayat hakları aramanın mevsimi geçtiğini sanıyorum.

1. Artık bu tarzda hayat hakları aramanın mevsimi geçtiğini sanıyorum.

3. Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept

Örnek:

1. Gotik tarzda bir yapı. Nedim tarzında bir gazel.

1. Gotik tarzda bir yapı. Nedim tarzında bir gazel.

4. Biçim, yol

Örnek:

1. Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır.

1. Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır.


Lisan : Arapça ṭarz