taptaze

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Çok taze

Örnek:

1. Hepsi de tavuğun dibinden sabah sabah çıkmış, taptazedir.

1. Hepsi de tavuğun dibinden sabah sabah çıkmış, taptazedir.

2. zarf , zarf , mecaz , mecaz , zarf , zarf , mecaz , mecaz , Bozulmadan, değerinden bir şey yitirmeyerek

Örnek:

1. Ama bu güzel, bu ince hatıra, bütün acılığı ve bütün tatlılığı ile içinde taptaze duruyor.

1. Ama bu güzel, bu ince hatıra, bütün acılığı ve bütün tatlılığı ile içinde taptaze duruyor.


Telaffuz : ta'pta:ze