1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Özel ritimli ağır bir dans
1. Annemle babam yalnızca tango ve vals yaparlarmış cumhuriyet balolarında.
1. Annemle babam yalnızca tango ve vals yaparlarmış cumhuriyet balolarında.
2. Bu dansın müziği
1. Burada o zaman bir laterna vardı. Kolunu çevirdiğinizde hırıl hırıl bir tango çalıyordu.
1. Burada o zaman bir laterna vardı. Kolunu çevirdiğinizde hırıl hırıl bir tango çalıyordu.
3. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Aşırı bir biçimde son modaya uyarak giyinmiş (kadın)
1. Yolda tangolara rast geldim, ne süslü, ne nazik...
1. Yolda tangolara rast geldim, ne süslü, ne nazik...
Lisan : Fransızca tango
Telaffuz : ta'ngo